25 YILDIR HABER ALINAMAYAN KİŞİNİN GAİPLİĞİNE KARAR VERİLEBİLİR Mİ ?

25 YILDIR HABER ALINAMAYAN KİŞİNİN GAİPLİĞİNE KARAR VERİLEBİLİR Mİ ?

T.C.

YARGITAY

8. HUKUK DAİRESİ

2020/2827 E.

2020/6145 K.

13/10/2020T.

Özet: Bir kimseden 25 yıldır haber alınamaması gaiplik kararı verilmesi için yeterli değildir. O kişinin ölümü hakkında kuvvetli olasılığın varlığı kanıtlanmalıdır.

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca kanun yararına bozulması istenilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacı ……'ın kardeşi …..'ın gaipliğine karar verilmesine ilişkin talebi hakkında ….. Sulh Hukuk Mahkemesince verilen ve Yargıtayca incelenmeksizin kesinleşen 30.05.2017 tarihli ve 2018/11 Esas, 2019/213 Karar sayılı kararın yürürlükteki hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle, Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17.07.2020 tarihli ve 2020/58021 sayılı yazısı ile kanun yararına bozulması istenilmiş olmakla, Dairece dosya incelendi gereği düşünüldü:

Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 32. maddesine dayalı olarak gaiplik kararı verilmesi talebine ilişkindir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 32/1. maddesinde; "Ölüm tehlikesi içinde kaybolan veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa, hakları bu ölüme bağlı olanların başvurusu üzerine mahkeme bu kişinin gaipliğine karar verebilir." hükmü ile aynı Kanun'un 35/2. maddesinde; "Gaiplik kararı ölüm tehlikesinin gerçekleştiği veya son haberin alındığı günden başlayarak hüküm doğurur." hükmü yer almaktadır.

Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; gaipliğine karar verilen …..'ın 1993 yılından beri kayıp olduğu, yaklaşık 24 yılı aşkın zamandır kendisinden haber alınamadığı, gaipliğine karar verilmesi gerektiği iddia edilmiş, Mahkemece toplanan delillere göre gaipliği istenen …..'ın yaklaşık 25 yıldır haber alınamadığı tespit edilmiş ise de bu kişinin ölümü hakkında kuvvetli olasılığın varlığı kanıtlanmamıştır.

Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 32. maddesinde öngörülen "ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa" koşulu dikkate alınmaksızın adı geçenin gaipliğine ilişkin hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.

Davanın yukarıda gösterilen sebeplerden dolayı reddine karar verilmesi yerine kabulü usul ve kanuna aykırıdır.

S O N U Ç

Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HMK'nin 363. maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA, gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 13/10/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.