ARACIN CHANGE OLDUĞUNDAN BİLGİSİ OLMAYAN İYİNİYETLİ SATICI ALICININ ZARARINDAN SORUMLUDUR
T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2016/28833
K. 2019/9690
T. 10.10.2019
DAVA : Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Davacı, davalıdan 22/03/2011 tarihinde ... 14. Noterliğinin 01473 yevmiye numaralı araç satış sözlemesi ile 42 BMP 57 plakalı aracı satın aldığını, satış bedelinin aynı gün davalıya peşin ödendiğini, araca ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/6899 soruşturma sayılı dosyası kapsamında el konularak muhafaza altına alındığını, yapılan incelemede aracın motor ve şasi numaralarının orijinal olduğu, ancak şasi numarasının etrafında orijinal olmayan kaynak ve taşlama izlerinin bulunduğu, yapılan sahtecilikle aracın kimliğinin değiştirildiğini ve iğfal kabiliyetini haiz olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek; sözleşmenin feshi ile aracın rayiç bedeli 12.500,00 TL ve 103,32 TL noter ihtar masrafı olmak üzere toplam 12.603,32 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, eldeki davayla satın almış olduğu aracın kimliğinin değiştirildiğinin tespit edilmesi üzerine el konularak muhafaza altına alındığını ileri sürerek sözleşmenin feshini, satış bedeli ile noter ihtar masrafının davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı araçtaki işlemlerle ilgili her hangi bir bilgisi olmadığını, kendisinin de aracı bir başkasından satın aldığını savunmuştur. Mahkemece,'... davalı iyi niyetli olup aracın change olduğunu bilmediğini beyan ettiğinden ve buna aykırı dosyada herhangi bir delil de bulunmadığı için davacının davalıdan araç satış bedelini ve sözleşmenin fesih talebi iyi niyetli üçüncü kişi olan davalı karşısında hakkaniyete kavuşmamıştır. Fesih talebinin haklı olabilmesi için davalının ya change olduğu aracın şasi numarası etrafında orijinal olmayan taşlama ve kaynak izlerinin iğfal kabiliyeti bulunduğu gerekçesi ile ve sanık hakkında sahtecilik ve dolandırıcılık suçundan açılmış bir dava ve aleyhine verilmiş bir mahkumiyet hükmü olması gerekirdi. Oysa böyle bir kamu davası ya da verilmiş mahkumiyet hükmü olmadığı için aksi de ispatlanamadığından davalı iyi niyetlidir. İyi niyetli davalıdan araç bedelinin istenmesi de mümkün olmadığı...' gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Oysa ki; Türk Borçlar Kanunun 219. maddesinde "Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur." şeklinde düzenleme yer almaktadır. Bu durumda; hukuki ayıplı olarak satılan araç nedeniyle davacı alıcının akidi olan satıcı, davacının zararını karşılamak zorundadır. Öyle ise, mahkemece TBK'nun 219. madde hükümleri değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece aksine düşüncelerle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıdaki bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK'nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi