AYIPLI OTOMOBİL NEDENİYLE ALACAK DAVASI

AYIPLI OTOMOBİL NEDENİYLE ALACAK DAVASI

T.C.

Yargıtay

13. Hukuk Dairesi

2004/8635 E.

2004/19327 K.

31.12.2004 T.

AYIPLI OTOMOBİL NEDENİYLE ALACAK DAVASI (Bu Tarihten İtibaren Davalının Temerrüde Düştüğü Davacının Faize Hak Kazandığı – 4 Sene Sonra Açılan Faiz Alacağı Davasının Red Edilemeyeceği/Faiz Alacağının Esas Alacağın Tabi Olduğu Zamanaşımına Tabi Olduğu)

TÜKETİCİNİN KORUNMASI ( Ayıplı Otomobil Nedeniyle Alacak Davasından 4 Sene Sonra Açılan Faiz Alacağı Davasının Red Edilemeyeceği – Faiz Alacağının Esas Alacağın Tabi Olduğu Zamanaşımına Tabi Olduğu )

FAİZ ALACAĞI ( Esas Alacağın Tabi Olduğu Zamanaşımına Tabi Olduğu – Ayıplı Otomobil Nedeniyle Alacak Davasından 4 Sene Sonra Açılan Faiz Alacağı Davası/Davalının Temerrüde Düştüğü Davacının Faize Hak Kazandığı )

ZAMANAŞIMI ( Faiz Alacağının Esas Alacağın Tabi Olduğu Zamanaşımına Tabi Olduğu – Ayıplı Otomobil Nedeniyle Alacak Davasından 4 Sene Sonra Açılan Faiz Alacağı Davası/Davalının Temerrüde Düştüğü Davacının Faize Hak Kazandığı )

AYIPLI MAL ( Ayıplı Otomobil Nedeniyle Alacak Davasından 4 Sene Sonra Açılan Faiz Alacağı Davası – Bu Tarihten İtibaren Davalının Temerrüde Düştüğü Davacının Faize Hak Kazandığı/Faiz Alacağının Esas Alacağın Tabi Olduğu Zamanaşımına Tabi Olduğu )

AYIBA KARŞI SORUMLU TUTULANLAR ( Ayıba Karşı Uzun Bir Süre İle Sorumluluk Üstlenmemişlerse Ayıp Daha Sonra Ortaya Çıkmış Olsa Bile Malın Tüketiciye Teslim Tarihinden İtibaren İki Yıllık Zamanaşımına Tabi Oldukları )

TÜKETİCİYE TESLİM EDİLEN MAL ( Sorumluluk Daha Sonra Ortaya Çıkmış Olsa Bile İki Yıllık Zamanaşımına Tabi Olunduğu – Faiz Alacağının Esas Alacağın Tabi Olduğu Zamanaşımına Tabi Olduğu )

ÖZET : 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4/4 maddesi ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir düzenlemesini getirmiştir.

Öte yandan, BK. 131. maddesi gereği faiz alacağı esas alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabi olur. BK.nun 133/2 maddesince alacaklının dava açmasıyla zamanaşımı kesilir. Ancak zamanaşımının kesilmesi sadece dava konusu alacak için söz konusudur. Bu durumda davacının talebine konu faiz alacağının iki yıllık zamanaşımına tabi olduğu ve faiz alacağının zaman geçtikçe doğan bir alacak olduğunun kabulü gerekir.

Somut olayda, davacıya araç 01.09.1997 tarihinde teslim edilmiş, faize ilişkin dava ise 21.11.2003 de açılmıştır. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinde kabul edilen 2 yıllık zaman aşımı süresi geçmiştir. Ne var ki davacı 27.08.1999 da alacağa ilişkin davayı açmakla zaman aşımını kesmiştir. Bu tarihten itibaren davalı temerrüde düşmüş ve davacı bu tarihten itibaren faize hak kazanmıştır. Davacı faiz alacağına ilişkin bu davayı 21.11.2003 de açmak ile iki yıllık zamanaşımı süresini kestiğinden dava tarihinden geriye doğru iki yıllık süre için faiz alacağını talep edebileceği kabul edilmelidir.

DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, davalı şirketten 01.09.1997 tarihinde 4.700.000.000 TL bedelle satın aldığı otomobilin ayıplı çıkması üzerine 27.08.1999 tarihinde açtığı davada 29.11.2001 tarihli kararla araçtaki ayıp nedeniyle 897.272.727 TL nin davalıdan tahsiline karar verildiğini, ancak talebi olmadığı için faize hükmedilmediğini belirterek 897.272.727 TL.nin ilk davanın açıldığı 27.08.1999 tarihi ile karar tarihi olan 29.11.2001 arasında geçen dönem için 1.183.403.022 TL işlemiş faiz ile 897.272.727 TL.nin 29.11.2001 karar tarihinden sonraki faizlerinin tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davacının açtığı ilk davada faiz talep etmediği gibi faiz hakkını saklı tutmadığını aracın 01.09.2001 de teslim edilmesi nedeniyle talebin 01.09.2001 de zaman aşımına uğradığını savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, faiz talebinin asıl alacağa bağlı fer’i bir hak olduğu, davacının 01.09.1997 aracı teslim almasına rağmen 21.11.2003 de bu davayı açtığı, zaman aşımının gerçekleştiği, ilk karara icraya koymayan davacının hakkını kötüye kullandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.

2- 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4/4 maddesi ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zaman aşımına tabidir düzenlemesi getirmiştir. BK.nun 131. maddesi gereğince asıl alacak zamanaşımına uğradığında faiz ve diğer ek haklarda zaman aşımına, uğrar. Diğer bir değişle faiz alacağı esas alacağın tabi olduğu zaman aşımına tabi olur. BK.nun 133/2 maddesince alacaklının dava açmasıyla zaman aşımı kesilir. Ancak zaman aşımının kesilmesi sadece dava konusu alacak için söz konusudur. Bu durumda davacının talebine konu faiz alacağının iki yıllık zamanaşımına tabi olduğu ve faiz alacağının zaman geçtikçe doğan bir alacak olduğunun kabulü gerekir.

Somut olayda davacıya araç 01.09.1997 de teslim edilmiş, faiz alacağına dair bu dava 21.11.2003 de açılmıştır. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinde kabul edilen 2 yıllık zaman aşımı süresi geçmiştir. Ne var ki davacı 27.08.1999 da alacağa ilişkin davayı açmakla zaman aşımını kesmiştir. Bu tarihten itibaren davalı temerrüde düşmüş ve davacı bu tarihten itibaren faize hak kazanmıştır. Yukarıda açıkladığı üzere faiz alacağı zaman geçtikçe doğan bir alacak olup kural olarak davacı faiz alacağının doğduğu tarihten asıl alacağın ödendiği tarihe kadar faiz isteyebilirse de davalı zaman aşımı def’inde bulunmuştur. Davacı faiz alacağına ilişkin bu davayı 21.11.2003 de açmak ile iki yıllık zamanaşımı süresini kesmiştir. Bu durumda davacının 21.11.2003 tarihinden geriye doğru iki yıllık süre için faiz alacağını talep edebileceği gözetilmeden davanın tümüyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

SONUÇ : ( 1 ) nolu bentte gösterilen nedenle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ( 2 ) nolu bentte gösterilen nedenle hükmün davacı lehine BOZULMASINA, 31.12.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.