BOŞANAN EŞLERİN AYNI AVLUDA OTURDUĞUNU TESPİT ETTİ YETİM MAAŞINI KESTİ!
Yargıtay, kamuoyunda sık sık tartışma konusu olan 'nikahsız birlikteliklerde' bağlanan yetim maaşları konusundna emsal olacak bir karara imza attı. Buna göre, Sakarya'da yaşanan bir örnek davadan hareket eden Yargıtay, boşandıktan sonra aynı avlu içinde ancak değişik evlerde oturan eski eşlerin "hileli' olarak boşandığını hükmetti. Yüksek yargı, Sakarya'da bu şekilde yaşayan ve boşandıktan sonra yetim maaşı alan çiftten yetim maaşının geri istenmesini karar verdi.
Yargıtay'ın 'nikahsız birlikteliklerde' bağlanan yetim aylığı konusunda verdiği emsal kararın hikayesi şöyle:
Sakarya'da bir çift 1999 yılında şiddetti geçimsizlik nedeniyle boşandı. Bu tarinten itibaren de kadına, 'yetim aylığı' bağlandı. Bu durum yaklaşık 10 yıl devam etti. 2009 yılında ise SGK'ya bir ihbar yapıldı. Çifttin boşandığı halde birlikte yaşadığı ve bunu rağmen yetim maaşı aldığı ilddia edildi.
SGK İl Müdürlüğü de konuyla ilgili inceleme yaptı. Yapılan inceleme sonucunda, boşanan kocanın eşi ile aynı avlu içinde bir başka evi adres olarak gösterdiği tespit edildi. Ve müfettişler, boşanan eşlerin aynı avlu içinde bulunan evlerde kalmasının hayatın akışına aykırı olduğunu gerekçe göstererek, maaşın iptal edilmesinni ve o tarihe kadar ödenen maaşların da faizi ile geri alınmısını öngören bir rapor hazıradı.
Boşanan çiftler, kararın iptali için dava açtı. İş Mahkemesi, çiftlerin birlikte yaşadığına yönelik yeterli delilin bulunmadığını belirterek, işlemin iptali yönünde karar verdi. SGK ile kararı temyiz etti. Bunun üzerine temyizi değerlendiren Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, delilllerin yeterince dikkate alınmadığını belirterek, kararın bozulmasını hüküm altına aldı. İş Mahkemesi ile kararında direndi.
Sonuçta dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na geldi. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da, dairenin kararı yönünde oy kullandı. Yargıtay Genel Kurulu, kararın bozulmasını kararlaştırdı.
Genel Kurul'un kararı şöyle:
"....Bu ilkeler ışığında somut olayda, davacı ve eski eşinin 01.11.2010 tarihine kadar adreslerinin aynı olduğu, bu tarihten sonra ise ikamet adresi olarak aynı avlu içerisinde yer alan farklı evleri bildirdikleri, Kurum Denetmen Memuru tarafından düzenlenen 11.08.2010 tarihli raporda da tarafların birlikte yaşadıklarının tespit edildiği dikkate alındığından tarafların birlikte yaşadıklarının sabit OLDUĞU GÖRÜLMEKTEDİR..
Hal böyle olunca, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve YASAYA AYKIRIDIR. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında, davalının ve boşandığı eşinin yerleşim yeri adreslerinin farklı olduğu bu nedenle yerel mahkeme direnme kararının onanması gerektiği görüşü dile getirilmiş ise de bu görüş kurul çoğunluğu tarafından KABUL EDİLMEMİŞTİR.
Sonuç olarak, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve YASAYA AYKIRIDIR. Bu nedenle usul ve yasaya aykırı olan direnme kararının BOZULMASI GEREKMİŞTİR.
SONUÇ : Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15.02.2017 tarihinde OYÇOKLUĞUYLA KARAR VERİLDİ."