"BUNAK KADIN" HAKARET Mİ?
İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu ile gazeteci Ayşenur Arslan arasında canlı yayında yaşanan ‘bunak kadın’ diyaloğu dün sosyal medyada en çok konuşulan konulardan biri oldu.
Tartışmaların ardından konuşan İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu, Halk TV’deki canlı yayın sırasındaki yanıtlarının çelişki içermediğini, sadece yanıtlarının Ayşenur Arslan’ın soruş şeklinden dolayı farklı şekilde değerlendirildiğini ifade etti. Mehmet Durakoğlu şöyle devam etti: “Ayşenur Arslan, ‘Bunak kadın demek hakaret midir?’ dedi. Canlı yayında verdiğim yanıtı aynen burada tekrarlayabilirim, ‘Bu bir tıbbi terim olarak değerlendirilebilinir. Gerçekten ‘bunamış’ birine ‘bunak’ olduğunu söylemek elbette hakaret değildir. Ancak sonra bu ifadenin kendisine karşı söylendiğini belirtti. Kimin bu sözü söylediğini anlattı. O zaman elbette yanıtım farklı oldu. Ayşenur Arslan, ‘bunamış’ biri olmadığına göre elbette ki bu söz ‘hakarettir’. Maalesef ülkede yargı bağımsız olmadığı için Yargıtay’da bu konuda bir içtihat oluşamıyor. Tüm değerlendirmeler, o sözü ‘kimin söylediği’ ve ‘kime söylediği’ üzerine yapılıyor”.
NASIL BAŞLADI?
Devlet Bahçeli’nin basın danışmanı Yıldıray Çiçek, Selçuk Özdağ ile gazeteci Orhan Uğuroğlu’nun saldırıya uğramasının ardından gelen tepkilere, “Üç yumruk için ortalığı ayağa kaldırıyorlar” diye yanıt verdi. Bu sözlere Halk TV’deki yayınında yer veren Ayşenur Arslan, Çiçek tarafından Twitter’dan hedef alındı. Çiçek, “Teröristlerin anası Ayşenur Arslan yazıyı yorumlarken ‘Evet 846 kişinin azmettirici katili terörist Demirtaş’ın serbest bırakılmasını isteyen bunak solculardan biri de benim’ diye başlasaydın. Bunak kadın yazıdan onu mu anladın?” dedi.