"DERSİ KISA TUTAN" ÖĞRETMENE 3 AYRI CEZA VERİLEBİLİR Mİ?

"DERSİ KISA TUTAN" ÖĞRETMENE 3 AYRI CEZA VERİLEBİLİR Mİ?

'Dersi kısa tutan' öğretmene 3 ayrı ceza! İhtar, aylıktan kesme, sürgün...

Osmaniye Anadolu Lisesinde görevli bir Kimya Öğretmeni hakkında bazı öğrenci velilerinin yapmış olduğu şikayet üzerine soruşturma açıldı.

Soruşturma konusu olayda;

Veliler öğretmenin Kimya dersi konularını planlanan süreden az zamanda anlatıp önce bitirdiğini, kağıtlarını öğrencilere göstermediğini ve hatta öğrencilere kendisini şikayet ettikleri için hakarette bulunarak çeşitli uygunsuz sözler söylediğini iddia ettiler.

Söz konusu olaylar üzerine açılan soruşturmada Kimya Öğretmeni, okul idaresince ihtar ve aylıktan kesme cezası ile cezalandırıldı.

Ancak Okul İdaresi bu cezalarla yetinmedi. Öğretmene bir de il içerisinde başka bir okula atanması için teklif getirdi. Bunun üzerine, …Anadolu Lisesinden, ….Endüstri Teknik ve Meslek Lisesine tayin edildi.
Böylece öğretmene aynı olay nedeniyle ihtar ve aylıktan kesme cezası verilmiş iken, bir de sürgün cezası verilmiş oldu.

Peki, İşyerinde işlediği fiil nedeniyle aylıktan kesme cezası ile cezalandırılan kişinin aynı fiil nedeniyle bir de atama işlemine tabi tutulması mümkün müdür?

Bu soruya cevabımız elbetteki hayır.. Çünkü aynı suçtan iki ceza verilemez. Bu temel kuraldır.

Nitekim Öğretmenin açmış olduğu iptal davasında da Yerel Mahkemece atama işlemi iptal edilmiş ve verilen karar Danıştay 2. Dairesince onanarak kesinleşmiştir.

İşte O Emsal Karar:

T. C.

ADANA

2011/506 E.

2011/1819 K.

DAVACI............ : MEHMET ERBAKICI ADINA TÜRK EĞİTİM SEN

VEKİLİ .............: AV. MUHSİN ÖZKALE

İnönü Cad. Günep Plaza Kat:1 No:102 /ADANA

DAVALI .............: OSMANİYE VALİLİĞİ - OSMANİYE

DAVANIN ÖZETİ : Osmaniye Anadolu Lisesinde öğretmen olarak görev yapan davacının hakkında başlatılan soruşturma neticesinde Düziçi 75. Yıl Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinde öğretmen olarak atanmasına ilişkin 02/03/2011 tarih ve 3476 sayılı işlemin; soruşturma sonucu verilen disiplin cezalarına karşı sağlık sorunları yaşaması nedeniyle dava açamadığı, kendisini şikayet eden öğrencilere sadece nasihatta bulunduğu, bu kişilerin kimler olduğunu bildiği halde sınıfın geneline konuştuğu,öğrenci notları incelendiğinde hepsinin başarılı olduğunun görüleceği,kendisinin başarılı bir eğitimci olduğu,sicil notlarının yüksek olduğu,hakkında ileri sürülen ancak sübuta ermeyen iddialar nedeniyle atanmasının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek iptali istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : Hakkında açılan soruşturma sonucu getirilen teklife dayalı olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı savunulmaktadır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Adana 1. İdare Mahkemesi'nce duruşma için önceden belirlenen 02/12/2011 tarihinde, davacı vekili Av. Muhsin ÖZKALE'nin ve davalı idareyi temsilen Bayram KAYMAK'ın geldiği görüldü, taraflara usulüne uygun olarak söz verilip açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi, davalı idarelerin usule ilişkin süre itirazı yerinde görülmeyerek işin esasına geçildi, dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü:

Dava; Osmaniye Anadolu Lisesinde öğretmen olarak görev yapan davacının hakkında başlatılan soruşturma neticesinde Düziçi 75. Yıl Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinde öğretmen olarak atanmasına 02/03/2011 tarih ve 3476 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 71/2 nci maddesinde, kurumların, memurlarını meslekleri ile ilgili sınıftan genel idare hizmetleri sınıfına veya genel idare hizmetleri sınıfından meslekleri ile ilgili sınıfa, görev ve ünvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle atayabilecekleri hükme bağlanmış; aynı Kanunun 76. maddesinin 1. fıkrasında "Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler." hükmüne yer verilmiştir.

Bu madde ile memurların naklen atanmaları konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı açık olup, bu yetkinin ancak kamu yararı ve hizmet gerekleri göz ardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği yerleşmiş yargısal içtihatlarla kabul edilmiş bulunmaktadır.

Dava dosyasının incelenmesinden, Osmaniye Anadolu Lisesinde Kimya Öğretmeni olarak görev yapan davacı hakkında bazı öğrenci velilerinin yapmış olduğu şikayet üzerine açılan soruşturmada davacının Kimya dersi konularını planlanan süreden az zamanda anlatıp önce bitirdiği, kağıtlarını öğrencilere göstermediği, öğrencilere "şikayet ettiniz de elinize ne geçti? Sizin bu yaptığınız adiliktir gerzekler, bana okulda hiçbir b.. yapamazlar, şikayet edenleri biliyorum onlara yapacağımı biliyorum. Ben saati 80 liradan ders veren adamım, bunu mu istiyorsunuz" gibi sözler söylediği iddiasıyla ilgili olarak 30 kişilik mevcudu bulunan 11/A sınıfından 9 öğrencinin ifadesine başvurulduğu, bu öğrencilerden 4'ünün velisinin soruşturmaya konu şikayet başvurusunda bulunmuş oldukları, diğer 5 kişinin ise davacıya isnat edilen hususları doğrulayarak ders konularını planlanandan az sürede anlattığı, yazılı kağıtlarını göstermediği, bu yöndeki şikayetlerini müdüre iletmeleri üzerine davacının yukarda belirtildiği şekilde kendilerine hakaret ettiğini söyledikleri, bu öğrenciler dışında diğer öğrencilerin ifadesine başvurulmadığı, okul müdürü ve rehber öğretmenince ders konularının planlanandan daha az sürede bitirildiği konusunda öğrencilerden şikayet geldiğinin doğrulandığı ancak hakaret içeren sözleriyle ilgili olarak bu konuda kendilerine bir şikayetin gelmediğini belirttikleri görülmüştür.

Olayda, geçirdiği soruşturma sonucunda davacının 11/A sınıfında kimya dersi konularını planlanan süreden kısa zamanda anlatıp, yazılı kağıtlarını göstermemesine ilişkin fiilinin sübuta erdiği ile bu fiilin ihtar cezasını gerektirdiği, söylediği sözleri nedeniyle sübut bulan fiilinin ise 657 sayılı Yasanın 125/C-ı maddesi kapsamında 1/30 oranında aylıktan kesim cezasını gerektirdiği belirtilerek, ayrıca davacının okuldaki güven, itibar ve saygınlığı azaltıcı bu davranışlarının çalışma ortamındaki iklimi etkileyeceğinden il içerisinde başka bir okula atanmasının uygun olacağı yönündeki teklifin getirildiği, anılan teklif üzerine de davacının Merkez Osmaniye Anadolu Lisesinden Düziçi İlçesi, 75. Yıl Teknik ve Endüstri Meslek Lisesine atandığı görülmektedir.

Atama işleminde kamu hizmetinin etkin ve verimli işlemesi amacı dışında bir başka amacın bulunmaması ve atama işlemlerinin bir alt ceza gibi uygulanmaması gerekmektedir.

Bu durumda, anılan fiilleri nedeniyle ihtar ve aylıktan kesim cezası ile cezalandırıldığı anlaşılan davacının aynı fiiller nedeniyle bir de atama işlemine tabi tutulmasının kendisine ikinci bir disiplin cezası verilmesi anlamına geleceği görüşüyle dava konusu işlemde hukuka uyarılık bulunmamıştır.

Açıklanan nedenlerle, d ava konusu işlemin iptaline, aşağıda dökümü yapılan 120,00 TL yargılama gideri ile kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan 1100,00 TL avukatlık ücretinin davalı idarece davacı ya ödenmesine, artan posta ücretinin kararın kesinleşmesinden sonra isteği halinde davacıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere 05/12/2011 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
Söz konusu karar, Danıştay 2. Dairesinin 09/12/2014 tarihli, 2012/2577 Esas, 2014/12119 Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleşmiştir.