EŞLERDEN KİME AİT OLDUĞU BİLİNMEYEN MALLAR PAYLI MÜLKİYETLERİNDE SAYILIR

EŞLERDEN KİME AİT OLDUĞU BİLİNMEYEN MALLAR PAYLI MÜLKİYETLERİNDE SAYILIR

TC

8. Hukuk Dairesi         

2019/6000 E.  

2019/10813 K.

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada bozma sonrası yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı ... ... vekili, evlilik birliği içinde edinilen 297 ada 13 parselde kayıtlı 4 numaralı bağımsız bölümün edinilmiş mallara katılma rejimi çerçevesinde tasfiyesiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 40.000 TL katılma alacağının faiziyle tahsilini talep etmiş, 04.10.2018 tarihinde talebini 79.000 TL olarak artırmıştır.
Davalı ..., davaya konu taşınmazın ailesinin yardımıyla alındığını, davacının katkısı olmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 2015/19459 Esas, 2015/20580 Karar sayılı ilamıyla, derdestlik kararına konu davanın, tapu iptal tescil talebine ilişkin olduğu, alacak talebi olmadığı, eldeki davanın ise katılma alacağı istemine ilişkin bulunduğu, dava konusunun farklı olması nedeniyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece,bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, davalının kişisel mal savunmasının olmadığı, taşınmazın edinilmiş mal olduğu gerekçesiyle 79.000 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 Sayılı HMK mad.33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir.
Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK mad.229) ve denkleştirmeden (TMK mad.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK mad.219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK mad.231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK mad.236/1). Katılma alacağı, Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur.
Artık değere katılma alacağı miktarı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm (rayiç) değerleri esas alınır (TMK mad.227/1, 228/1, 232 ve 235/1). Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye tarihi karar tarihidir.
Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen mallar onların paylı mülkiyetinde sayılır. Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK mad.222).
Yukarıdaki değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır.
Somut olaya gelince; eşler, 06.12.2006 tarihinde evlenmiş, 09.08.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. TMK mad.202/1). Tasfiyeye konu taşınmaz, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 03.07.2009 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK mad.179).
Mahkemece, davalının kişisel mal savunması olmadığı, taşınmazın edinilmiş mal olduğu gerekçesiyle, taşınmazın güncel değeri 158.744.47 TL ise de davacının talebi doğrultusunda 79.000 TL alacağa hükmedilmiş ise de, davalının cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında taşınmazı ailesinin yardımıyla kardeşlerinden aldığı borçlarla edindiği, bu borçlardan bir kısmını hala ödeyemediği, taşınmazı inşaat halinde edindiği, inşaatın boşanma dava tarihi sonrasında tamamlandığı şeklinde savunması bulunduğu anlaşıldığına göre, bu savunma doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak delillerin toplanıp değerlendirilmesi gerekirken davacının kişisel mal savunmasında bulunmadığı gerekçesiyle, davalının savunmalarına ilişkin herhangi bir değerlendirme ve inceleme yapılmadan, eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün 6100 Sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalının sair temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine, taraflarca HUMK’un 388/4. (HMK madde 297/ç) ve 440/1. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 02.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.