FAZLA ÇALIŞMA YAPILMASI İÇİN İŞÇİNİN ONAYININ ALINMASI ZORUNLUDUR
T.C.
Yargıtay
22. Hukuk Dairesi
2013/8243 E.
2014/7400 K.
MAHKEMESİ : Ankara 14. İş Mahkemesi
TARİHİ : 19/03/2013
NUMARASI : 2010/429-2013/90
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan işverence feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile fark aylık ücret alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin devamsızlık haklı sebebiyle feshedildiğini, tazminat alacaklarına hak kazanmadığını, sair hak kazandığı halde ödenmemiş işçilik alacağının ise bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı işçinin ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Somut olayda, dava dilekçesinde, davacı işçinin günlük çalışma saatlerinin fazlalığı sebebiyle sağlık sorunu yaşadığı, günlük sekiz saatten fazla çalışmak istemediğini işveren yetkilisine bildirdiği, sonrasında ise iş sözleşmesinin işverence feshedildiği iddia edilmektedir. Davalı işverence ise, davacının haklı bir sebep olmadan devamsızlık yaptığı, feshin devamsızlık sebebine dayandığı savunularak, 23.02.2010 tarihinden itibaren düzenlenmiş devamsızlık tutanakları dosyaya sunulmuştur. Dinlenen davacı tanıklarının, feshe ilişkin bilgileri bulunmamaktadır. Devamsızlık tutanağı düzenleyicisi olan davalı tanığı ise, davacının işinin kısmen ağırlaştırıldığını, burun kanaması yaşadığını, babasının işyerine gelerek ağır iş yaptırılması sebebiyle davacıyı işe göndermeyeceğini söylediğini, davacının kendi isteğiyle işyerinden ayrıldığını bildirmiştir.
Dosya kapsamına göre, davacının iş sözleşmesini onayı bulunmadığı halde fazla çalışma yaptırılması sebebiyle feshettiği anlaşılmaktadır. Mahkemece de, davacının fazla çalışma yaptığı kabul edilerek, karşılığı ücret alacağı isabetli şekilde hüküm altına alınmıştır. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca, fazla çalışma yapılması için işçinin onayının alınması zorunludur. İş Kanununa İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği’nde de, söz konusu onayın her yıl başında işçiden yazılı olarak alınacağı düzenlenmiştir. Davalı işverence ise, dosyaya sunulan onay belgesi 2005 yılına ait olup, feshin gerçekleştiği tarihi kapsar bir onay belgesi sunulmamıştır. İşçiden fazla çalışma yapılması için onay alınmasını gerektirmeyecek zorunlu bir sebebin veya olağanüstü durumun var olduğu da iddia ve ispat edilmemiştir. Bu halde, davacının fazla çalışmaya onayı bulunmaması sebebiyle iş sözleşmesini feshi, haklı sebebe dayanmaktadır.
İş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir sebebe dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmayacağından, ihbar tazminatı alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.