FAZLA MESAİ ALACAK HESABININ HUSUMETSİZ TANIK ANLATIMI ESAS ALINARAK YAPILMASI GEREKİRKEN HUSUMETLİ TANIK BEYANINA İTİBAR İLE HESAPLAMA YAPILMASI HATALIDIR

FAZLA MESAİ ALACAK HESABININ HUSUMETSİZ TANIK ANLATIMI ESAS ALINARAK YAPILMASI GEREKİRKEN HUSUMETLİ TANIK BEYANINA İTİBAR İLE HESAPLAMA YAPILMASI HATALIDIR

T.C.

Yargıtay

9. Hukuk Dairesi         

2016/15760 E. 

2020/4806 K.


    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    YARGITAY KARARI

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı iş yerinde 11/09/2008 ila 31/03/2014 tarihleri arasında kaynakçı olarak çalıştığını, son aylık net ücretinin 2.620,00 TL olduğunu, müvekkilinin normal çalışma saatlerinin haftanın 6 günü sabah saat 08:00 akşam 17:00 saatleri arasında olmasına rağmen neredeyse haftanın 6 günü 19:00-20:00’ lere kadar, .. ve civarında çalışılıyorsa 21:00-22:00’lere kadar çalışmasının sürdüğünü, …’da görevlendirildiği zamanlarda 2 ayda 1 ay, haftanın 7 günü çalıştıklarını, tüm resmi ve dini bayramlarda çalıştıklarını, …’ da görevlendirildiklerinde saha primi ödendiğini ancak bugüne kadar müvekkiline saha priminin 2 kere ödendiğini, başkaca bir ödeme yapılmadığını, iddia ederek; fazla mesai alacağı, resmi ve dini bayram alacağı, hafta tatili alacağı, saha primi alacağının davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar verilmesini talep ile dava etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının bulunduğu alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, bu nedenle zamanaşımı definde bulunduklarını, davacının müvekkili şirketi ibra ettiğini, davacının müvekkili şirkette kaynakçı olarak çalıştığını, davacının iddiasının aksine çalışmasının haftanın 6 günü 08:00 ila 17:00 saatleri arasında olduğunu; öğlen 12:00-13:00 arasında yemek arası verildiğini, her gün 10:00 ve 15:00’de 15 dakika ara dinlenmesi bulunduğunu, Cumartesi günleri ise işin durumuna göre çalışmadığını, davacının bütün çalışmasının yasal çalışma süreleri içinde yaptığını, davacının şehir dışında fazla çalışma yapması halinde bu fazla çalışmaların karşılığında izin kullandırıldığını, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadığını, hafta tatillerinde çalışma olmadığını, düzenli ödenen bir ikramiye bulunmadığını, savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1) Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2) Davacının fazla mesai yapıp yapmadığı yapmış ise karşılığı ücreti alıp almadığı uyuşmazlık konusudur.
    Davacı fazla mesai iddiasını ispat bakımından iki tanık göstermiş olup bu tanıklardan Murat’ ın benzer iddialar ile aynı davalıya karşı davasının olduğu bu nedenle davalıyla husumeti bulunduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenle bu tanığın beyanına son derece ihtiyatla yaklaşılmalıdır. Davacının diğer tanığı…’ de fazla mesai iddiasını kısmen doğrulamıştır. Mahkemece fazla mesai alacak hesabının husumetsiz tanık …’ in anlatımı esas alınarak yapılması gerekirken husumetli tanık …’ ın beyanına itibar ile hesaplama yapılması hatalıdır.
    3) İş Kanunu’nun 47. maddesindeki açık düzenleme karşısında ulusal bayram genel tatillerde çalıştığı anlaşılan davacının çalıştığı her bir ulusal bayram genel tatil günü için ilave 1 yevmiyeye (aylık maktu ücret/30) daha hak kazandığı gözden kaçırılarak hesaplamanın çalışılan saat üzerinden yapılması hatalıdır. İşçi ulusal bayram-genel tatil günlerinde 1 saat dahi çalışsa tam yevmiyeye hak kazanır.
    4) Hüküm altına alınan alacakların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüt yaratacağının düşünülmemesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03/06/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.