FİZİKEN MEVCUT OLMAYAN BİR ADRESE BELİRTİLEN ŞEKİLDE TEBLİGAT YAPILMASI DAVALININ SAVUNMA HAKKINI SINIRLAR MAHİYETTE OLUP USUL VE YASAYA UYGUN DEĞİLDİR

FİZİKEN MEVCUT OLMAYAN BİR ADRESE BELİRTİLEN ŞEKİLDE TEBLİGAT YAPILMASI DAVALININ SAVUNMA HAKKINI SINIRLAR MAHİYETTE OLUP USUL VE YASAYA UYGUN DEĞİLDİR

T.C.

Yargıtay

4. Hukuk Dairesi         

2016/1300 E. 

2016/5500 K.

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 21/03/2012 gün ve 2011/2129-2012/4595 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir. Davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dosyanın incelenmesinde; yerel mahkemenin gerekçeli kararının ve bu kararın bozulmasına dair Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 21/03/2012 gün, 2011/2129 esas ve 2012/4595 karar sayılı ilamının davalı …’a 7201 sayılı Tebligat Kanunu 35. maddesi hükmüne göre tebliğ edildiği ancak bu tebligatın usulüne uygun olmadığı anlaşılmaktadır. Belirtilen Kanun maddesi 2. fıkrası 11/01/2011 tarih 6099 sayılı Kanun 9. maddesi ile “Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.” şeklinde değiştirilmiştir. Somut olayda; davalının adres kayıt sistemindeki adresine tebligatlar yapılmış ise de PTT memurunun tebligata şerh olarak “adres yıkılıp arsa olduğundan TK/21-2 ye göre işlem yapılamadı” şeklindeki ifadeleri yazarak tebligatı mercie iade ettiği, buna rağmen belirtilen adrese TK 35. maddesine göre tebligat yapıldığı anlaşılmaktadır. Şu halde; fiziken mevcut olmayan bir adrese belirtilen şekilde tebligat yapılması davalının savunma hakkını sınırlar mahiyette olup usul ve yasaya uygun olmamış, dosya kapsamından adresi meçhul sayılan davalıya Tebligat Kanunu’nun 28. maddesi gereğince ilanen tebligat yapılmak üzere dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan şekilde işlem yapılıp, eksiklikler tamamlandıktan sonra karar düzeltme incelemesi yapılması için Yargıtay’a yeniden gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 25/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.