T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. CEZA DAİRESİ
Esas No : 2019/585
Karar No : 2019/603
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, yerinde görülmeyen diğer istinaf itirazlarının reddine, ancak;
Konya Cumhuriyet Başsavcılığının 25/07/2018 gün ve 2018/10225 esas sayılı iddianamesi ile sanığın TCK 188/3, 53, 58, 63 maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı,
Sanık savunmasında üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu kabul etmemiştir.
Yerel mahkeme tarafından sanığın uyuşturucu madde ticareti yaptığı kabul edilerek TCK'nın 188/3, 62/1, 52/2, 53/1,2, 63 ve TCK'nın 58/6-7 maddeleri gereğince neticeden 8 yıl 4 ay hapis ve 16.660 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Dairemizce dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
Olay tarihinde sanık ile tanığın buluşmaya yönelik telefon görüşmesinden sonra buluştukları sanığın tanığa ait araca binerek Tatlıcak mahallesine gittikleri, burada tanığın araçta oturduğu, sanığın araçtan inerek kahvehaneye giderek geri döndüğü daha sonra da oradan ayrılarak sanığın Felek Abat sokak içerisinde tanığın aracından indiği, fiziki takipte alışverişin bizzat görülmediği, daha sonra tanık yakalandığında, tanığın aracının sağ ön paspas üzerinde atılmış vaziyette esrar maddesinin ele geçirildiği, tanık Mustafa A. şüpheli sıfatıyla avukatı olmaksızın alınan ilk ifadesinde esrar maddesini 20 Tl karşılığında kullanmak için tanımadığı bir şahıstan satın aldığını söylediği daha sonra bilgi sahibi sıfatı ile avukatı olmaksızın alınan ifadesinde yakalanan esrar maddesini sanıktan satın aldığını söylemiş ve avukatı olmaksızın teşhis etmiştir. Daha sonra mahkeme huzurunda alınan beyanında ise sanıktan kesinlikle uyuşturucu madde satın almadığını beyan ederek soruşturma aşamasındaki ifadesinden dönmüştür. Tanığın kovuşturma aşamasında ilk alınan ifadesiyle mahkeme huzurunda alınan ifadesinin birbirini tutmadığı, bilgi sahibi sıfatı ile alınan ifadesinden de döndüğü, dolayısıyla tanığın mahkeme huzurunda döndüğü beyanı ve çelişkili beyanları dışında, sanığın soruşturma ve kovuşturma aşamasında birbiriyle örtüşen süreklilik arz eden savunmalarında tanığa uyuşturucu madde satmadığı yönündeki savunması ve üzerinde herhangi bir uyuşturucu madde ele geçirilmemiş oluşu göz önüne alındığında sanığın üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediğine dair şüpheden uzak, yeterli, inandırıcı ve kesin delil elde edilemediğinden sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin istinaf itirazları bu nedenle yerinde olduğundan HÜKMÜN BOZULMASINA, CMK'nın 280/1-a ve 303/1-a maddeleri uyarınca bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
1-Sanık Şükrü K. hakkında üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan açılan kamu davasında sanığa yüklenen suçu işlediğinin sabit olmaması sebebiyle CMK 223/2-e maddesi uyarınca BERAATİNE,
2-Beraat eden sanığın tutuklu kaldığı süre yönünden CMK'nun 141 ve 142 maddeleri uyarınca kararın kesinleştiğinin kendilerine tebliğ edildiği veya kararın kesinleştiğini öğrendiği tarihten itibaren 3 ay, her halukarda kesinleşmenin üzerinden 1 yıl geçinceye kadar ikametine en yakın Ağır Ceza Mahkemesinde tazminat davası açma hakkının bulunduğunun bildirilmesine,
3-Sanık Şükrü K.hakkında verilen beraat kararı ile birlikte BİHAKKIN TAHLİYESİNE, bir başka suçtan hükümlü yada tutuklu değil ise DERHAL SALIVERİLMESİNE, bu hususta Konya Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına,
CMK'nın 291/1-2. maddeleri uyarınca, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde dairemize verilecek dilekçe veya tutanağa geçirilmek üzere zabıt kâtibine beyanda bulunmak ya da bir başka İlk Derece Ceza Mahkemesi veya Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesi aracılığıyla dilekçe gönderilmek suretiyle, Yargıtay (TEMYİZ) yolu açık olmak üzere, 05/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.