GAİPLİK KARARI İÇİN KİŞİNİN ÖLÜMÜ HAKKINDA KUVVETLİ OLASILIK OLMALIDIR

GAİPLİK KARARI İÇİN KİŞİNİN ÖLÜMÜ HAKKINDA KUVVETLİ OLASILIK OLMALIDIR
T.C
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi
2019/ 4908 E. 2019/ 8860 K.

Dava: Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca kanun yararına bozulması istenilmesi üzerine. Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:

 

Karar: Davacı F. Ö.’in kardeşi R. Ö.'in gaipliğine karar verilmesine ilişkin talebi hakkında Siirt Sulh Hukuk Mahkemesince verilen ve Yargıtay’ca incelenmeksizin kesinleşen 25.02.2015 tarihli ve 2014/238 Esas, 2015/92 Karar sayılı kararın yürürlükteki hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05.09.2019 tarihli ve 2019/85327 sayılı yazısında kanun yararına bozulması istenilmiş olmakla, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:

 

Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 32. maddesine dayalı olarak gaiplik kararı verilmesi talebine ilişkindir.

 

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 32/1. maddesinde; "Ölüm tehlikesi içinde kaybolan veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa, hakları bu ölüme bağlı olanların başvurusu üzerine mahkeme bu kişinin gaipliğine karar verebilir” hükmü ile aynı Kanun’un 35/2. maddesinde. "Gaiplik kararı ölüm tehlikesinin gerçekleştiği veya son haberin alındığı günden başlayarak hüküm doğurur" hükmü yer almaktadır.

 

Somut olayda, davacı tarafça, R. Ö.’in 1999 yılında askerlik şubesine gitmek için evden ayrıldığı ve kendisinden bir daha haber alınamadığı iddia edilerek gaipliğine karar verilmesi istenmiş; Mahkemece toplanan delillere göre R. Ö.’ten 1999 yılından beri haber alınamadığı tespit edilmiş ise de bu kişinin ölümü hakkında kuvvetli olasılığın varlığı kanıtlanmamıştır.

 

Mahkemece Türk Medenî Kanunu'nun 32. maddesinde öngörülen "ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa" koşulu dikkate alınmaksızın adı geçenin gaipliğine ilişkin hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.

 

Davanın yukarıda gösterilen sebeplerden dolayı reddine karar verilmesi yerine kabulü usul ve kanuna aykırıdır.

 

Sonuç: Bu itibarla yukarıda, açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK’nn 427. maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA, gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 10.10.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.