HAKSIZ HACİZ VE MUHAFAZA

HAKSIZ HACİZ VE MUHAFAZA

T.C.

YARGITAY

4. HUKUK DAİRESİ

2015/4026 E.

2016/5647 K.

26.4.2016 T.

 HAKSIZ HACİZ VE MUHAFAZA 
( Haciz Tutanağında Makineler İle Birlikte Haciz ve Muhafaza Edildiği Anlaşılan Bilgisayarlar Sebebiyle Zarar Hesaplanmadığı Gibi Malların Geri Teslim Alınması Sırasında Ödenen Nakliye Ücretinin de Maddi Zarar Olarak Kabulüyle Hesaba Dahil Edilmemiş Olmasının Hatalı Olduğu - Maddi ve Manevi Tazminat )

• İSTİHKAK DAVASININ HACİZ NEDENİYLE UĞRANAN ZARARA ETKİSİ ( İstihkak Davasında Alacaklı Şirket Aleyhinde İnkar Tazminatına Hükmedilmediği - Haczin Kasten Zarar Verme Amacıyla Yapılmaması Davacının Borçlu Şirkete Ait Evrakın ve Çuvalların Varlığını Açıklayamaması Nedeniyle Davacının Manevi Tazminat İsteminin Tümden Reddi Gerektiği )

 MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT DAVASI ( Haksız Haciz ve Muhafaza Sebebiyle - Haciz Tutanağında Makineler İle Birlikte Haciz ve Muhafaza Edildiği Anlaşılan Bilgisayarlar Sebebiyle Zarar Hesaplanmaması ve Malların Geri Alınması Sırasında Ödenen Nakliye Ücretinin de Maddi Zarar Olarak Kabulüyle Hesaba Dahil Edilmemesinin Doğru Olmadığı )

• NAKLİYE ÜCRETİ ( Haksız Haciz ve Muhafaza Sebebiyle Uğranılan Maddi ve Manevi Zararın Ödetilmesi İstemi - Malların Geri Teslim Alınması Sırasında Ödenen Nakliye Ücretinin de Maddi Zarar Olarak Kabulüyle Hesaba Dahil Edilmemiş Olmasının Doğru Görülmediği )

• BÖLÜŞÜK KUSUR ( Davacının İşyerinde Yapılan Muhafaza İşleminde Bölüşük Kusurlu Olmasından Dolayı Hüküm Altına Alınan Maddi Tazminat Tutarlarından Uygun Bir İndirim Yapılması Gerektiğinin Gözetilmemiş Olmasının Doğru Bulunmadığı )

6098/m.52

ÖZET : Dava, haksız haciz ve muhafaza sebebiyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, haciz edilen makineler sebebiyle davacının yoksun kaldığı kar ile makinelerin yeniden çalışır hale getirilebilmesi için gerekli bakım-onarım ve montaj ücreti hesaplattırılmış ve hüküm altına alınmış ise de, haciz tutanağında makineler ile birlikte haciz ve muhafaza edildiği anlaşılan bilgisayarlar sebebiyle zarar hesaplanmadığı gibi malların geri teslim alınması sırasında ödenen nakliye ücretinin de maddi zarar olarak kabulüyle hesaba dahil edilmemiş olması doğru olmamıştır. Öte yandan her ne kadar davalı alacaklı şirketin istemi ile haciz yapılmış ise de davacının işyerinde borçluya ait evrakın ve iplik çuvallarının bulunmasının açıklanamamış olması sebebiyle sonradan açılan istihkak davasının kazanılmış olmasına karşın haczin yapılması sırasında davacının da kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Nitekim istihkak davasında da davalı alacaklı şirket aleyhinde inkar tazminatına hükmedilmemiş olup haczin kasten zarar verme amacıyla yapılmamış olması, davacının borçlu şirkete ait evrakın ve iplik çuvallarının varlığını açıklayamaması nedenleri ile davacının manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulü doğru olmamıştır. Diğer yandan, davacının işyerinde yapılan muhafaza işleminde yukarda açıklanan sebeplerle bölüşük kusurlu olmasından dolayı 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu 52. maddesi uyarınca hüküm altına alınan maddi tazminat tutarlarından uygun bir indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemiş olması da doğru olmamıştır.

DAVA : Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.10.2012 gününde verilen dilekçeyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.11.2014 tarihli kararın Yargıtay'da duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 26.4.2016 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı adına gelen olmadı, karşı taraftan davalı şirket yetkilisi ve vekili geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR : 1- ) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.

2- ) Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız haciz ve muhafaza sebebiyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, taraflarca temyiz olunmuştur. Davacı, davalı şirketin üçüncü bir şirketten olan alacağını tahsil için başlattığı icra takibi sırasında 10.9.2008 tarihinde kendisine ait adreste haciz yapıldığını, kendisinin borçlu şirketi hiç tanımadığını beyan etmesine karşın 34 adet çorap örme makinesi ile bilgisayarların muhafaza altına alındığını, istihkak davası açtığını ve davayı kazandığını, 3 yıl 7 ay 11 gün sonra muhafaza altına alınan eşyaları geri alabildiğini, bu süre içinde müspet ve menfi zarara uğradığını iddia ederek fazlaya dair haklarını saklı tutarak ... TL maddi, ... TL manevi tazminat ödetilmesini istemiştir.

Davalı; davanın zamanaşımına uğradığını, istihkak davası sonucunda verilen kararın hukuka aykırı olduğunu ancak inkar tazminatı ödenmemesi biçimindeki bölümün doğru olduğunu, nitekim davacıya ait işyerinde yapılan haciz işlemi sırasında borçluya ait evrakın bulunduğunu, yine borçlu şirkete sattıkları iplik çuvallarının da haciz mahallinde olduğunu ayrıca borçlu şirket işçileri ile davacı şirket işçilerinin de aynı işçiler olduklarını, davacı ile borçlunun muvazaalı işler yaptıklarını, haczin yapılmasında kusuru olmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu uyarınca davacının maddi ve manevi tazminat isteklerinin bir bölümünün ödetilmesine karar verilmiştir.

Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden, davalının alacaklı olduğu dava dışı .. isimli şirket aleyhinde takip başlattığı, 10.9.2008 günü borçlunun adresine haciz için gelindiği, adreste davacı şirketin faaliyette bulunduğunun görüldüğü, davacı şirketin borçluyu tanımadığını bildirdiği, ne var ki alacaklı vekilinin talebi üzerine yapılan evrak araştırmasında borçlu şirkete ait .. tarihli evrakın ele geçirildiği, yine davalının sattığı iplik çuvallarının da haciz mahallinde olduğunun görüldüğü, alacaklı vekilinin talebi üzerine 34 adet çorap örme makinesi ve bilgisayarların muhafaza altına alındığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafından açılan istihkak davasında, mahkemece davacının istihkak iddia ettiği malları icra satışından satın aldığına ve kendisine ait olduğuna dair daha önce açtığı ve kazandığı istihkak davası olduğu belirlenerek aynı mallara dair istihkak iddiasının anılan dava dosyası sebebiyle davacıya ait olduğu belirlenmiş bulunduğundan kabulüne karar verilmiş olup karar temyiz incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. İstihkak davasının kesinleşmesi üzerine davacı muhafaza edilen mallarını ... TL nakliye ücreti ödeyerek 18.4.2012 tarihinde geri teslim almıştır.

Mahkemece, haciz edilen makineler sebebiyle davacının yoksun kaldığı kar ile makinelerin yeniden çalışır hale getirilebilmesi için gerekli bakım-onarım ve montaj ücreti hesaplattırılmış ve hüküm altına alınmış ise de, haciz tutanağında makineler ile birlikte haciz ve muhafaza edildiği anlaşılan bilgisayarlar sebebiyle zarar hesaplanmadığı gibi malların geri teslim alınması sırasında ödenen nakliye ücretinin de maddi zarar olarak kabulüyle hesaba dahil edilmemiş olması doğru olmamış kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.

3- ) Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;

a- ) 10.9.2008 günü yapılan haciz işleminden önce davacı şirket borçluyu tanımadığını, hiçbir ilgisi olmadığını beyan etmiş olmasına karşın alacaklı vekilinin talebi üzerine iş yerinde yapılan aramada borçlu şirkete ait evrak bulunmuştur. Ayrıca davacının borçlu şirkete sattığı iplik çuvallarının da işyerinde görülmesi ile haciz ve muhafaza işlemi yapılmıştır. Her ne kadar davalı alacaklı şirketin istemi ile haciz yapılmış ise de davacının işyerinde borçluya ait evrakın ve iplik çuvallarının bulunmasının açıklanamamış olması sebebiyle sonradan açılan istihkak davasının kazanılmış olmasına karşın haczin yapılması sırasında davacının da kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Nitekim istihkak davasında da davalı alacaklı şirket aleyhinde inkar tazminatına hükmedilmemiş olup haczin kasten zarar verme amacıyla yapılmamış olması, davacının borçlu şirkete ait evrakın ve iplik çuvallarının varlığını açıklayamaması nedenleri ile davacının manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulü doğru olmamış kararın açıklanan sebeple bozulması gerekmiştir.

b- ) Davacının işyerinde yapılan muhafaza işleminde yukarda açıklanan sebeplerle bölüşük kusurlu olmasından dolayı 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu 52. maddesi uyarınca hüküm altına alınan maddi tazminat tutarlarından uygun bir indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemiş olması da doğru olmamış kararın açıklanan sebeplerle bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda ( 2 ) sayılı bentte gösterilen sebeplerle davacı yararına, ( 3/a-b ) sayılı bentte gösterilen sebeplerle davalı yararına BOZULMASINA, tarafların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan sebeplerle reddine ve davalı yararına takdir olunan .. TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde iadesine, 26.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.