T.C.
YARGITAY
12. CEZA DAİRESİ
2017/7272 E.
2018/3976 K.
04.04.2018 T.
Özet: Kamu davası; özel hayatın gizliliğini ihlal suçuna ilişkindir. Doktor olan sanıkların mağdurun hastalığının tıp literatüründe ilk hastalık olmasının değerlendirilmesi üzerine mağdurun hastalıklı vücut bölgelerinin resimleri ile hastalık öyküsü ile birlikte tıp alanında çalışma yapan kişilerin ulaşabileceği uluslararası yayın yapan bir tıp dergisinde yayınladıkları iddia edilen olayda, üçüncü kişilerin söz konusu dergiye erişimlerinin olmaması ve sanıkların mağdurun hastalığının tıp literatürüne kazandırılmasına yönelik kamu yararına katkı sağlamalarındaki çabaları karşısında özel hayatın gizliliğini ihlal kasıtlarının bulunmadığı gözetildiğinde yerel mahkemenin beraate yönelik kabulünde isabetsizlik bulunmamaktadır.
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Özel hayatın gizliliğini ihlal
Hüküm : Beraat
Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanıkların beraatine ilişkin hüküm, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya kapsamına göre; doktor olan sanıkların mağdurun hastalığının tıp literatüründe ilk hastalık olmasının değerlendirilmesi üzerine mağdurun hastalıklı vücut bölgelerinin resimleri ile hastalık öyküsü ile birlikte tıp alanında çalışma yapan kişilerin ulaşabileceği uluslararası yayın yapan bir tıp dergisinde yayınladıkları iddia edilen olayda, üçüncü kişilerin söz konusu dergiye erişimlerinin olmaması ve sanıkların mağdurun hastalığının tıp literatürüne kazandırılmasına yönelik kamu yararına katkı sağlamalarındaki çabaları karşısında özel hayatın gizliliğini ihlal kasıtlarının bulunmadığı gözetildiğinde yerel mahkemenin beraate yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından sanıkların kastının bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin sanıkların cezalandırılması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında, sanıklar hakkında beraat hükmü kurulurken, uygulanan Kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinde yer alan “BERAATLERİNE,” ibaresinden önce gelmek üzere, hüküm fıkrasına “CMK’nın 223/2-c maddesi gereğince” ibaresinin yazılması ve hüküm fıkrasındaki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi