İŞÇİNİN AİLEVİ SEBEPLERLE İSTİFA DİLEKÇESİ VERMESİ VE İRADE FESADININ İSPATLANAMADIĞI DURUMLARDA, KIDEM TAZMİNATI TALEP HAKKI YOKTUR
T.C.
Yargıtay
9. Hukuk Dairesi
2016/21607 E.
2020/8967 K.
MAHKEMESİ: İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının,01/09/2005 tarihinden iş akdini feshettiği 18/08/2014 tarihine kadar davalı işyerinin mühendislik hizmetleri bölümünde mekanik bakımcı olarak görev yaptığını, son beş yıldır görevi dışında çatı tamiri, şoförlük vb. çeşitli işlerde çalıştırıldığı, muvafakati alınmadan fazla mesai yaptırıldığı, işverenin yönetim hakkını kötüye kullandığı gerekçeleriyle iş akdini haklı feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının aırtma ustası pozisyonunda çalışırken istifa dilekçesi vererek iş akdini feshettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini fesihte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı iş sözleşmesini fazla mesai yaptırılmak zorunda bırakıldığı, yapmazsa işten kovulmakla tehdit edildiği,davalı işveren baskıları sebebiyle sadece uyumak için eve gidebildiği, aile yaşamının kötü etkilendiği, bu çalışmanın sağlığını da olumsuz etkilemeye başaladığı, dini bayramların 2 günü hariç çalıştırıldığı, yıllık izin eksik kullandırıldığı, davalı işverenin mekanik bakımcı olarak işe almasına rağmen önce arıtma bölümüne geçirilerek iş koşulları değiştirildiği, geçen zaman içinde getir götür işlerinde hatta çatı tamirinde bile çalıştırıldığı ve son olarak fabrika şoförlüğü bile yaptırıldığı, işverenin yönetim hakkını kötüye kullandığı gerekçeleriyle iş akdini haklı feshettiğini iddia etmiştir. Davalı taraf ise iş sözleşmesinin davacı tarafından istifa dilekçesi verilerek sonlandırıldığını, iddiaların doğru olmadığını savunmuştur. Mahkemece; davacının, davalı işyerinde, görev tanımının dışında inşaat, şoförlük vb. işlerde çalıştırıldığından, kullandırılmayan yıllık izinlerinin olduğundan, iş akdini haklı nedenlerle feshettiği gerekçesi ile kıdem tazminatının kabulüne karar verilmiştir. Dosya içerisinde davacının 18.08.2014 tarihli imzalı istifa dilekçesinde; "01.09.2005 tarihinden beri çalışmakta olduğum fabrikanızdan ailevi sebeplerden dolayı iş akdimin feshini saygılarımla arz ederim." yazılıdır. Davacı tarafça ilgili istifa dilekçesinin baskı altında alındığına yönelik herhangi delil de sunulmamıştır. Davacının 19.08.2014 tarihli işten ayrılma bildirgesi; belirsiz süreli sözleşmenin işçi tarafından sona erdirilmesi, istifa olarak 03 kod ile düzenlenmiştir. Ayrıca davacının hizmet döküm cetveline göre davalı işyerinden ayrıldıktan 2 gün sonra başka yerde işe başladığı görülmüştür. Yargılama sırasında dinlenen davacı tanıkları davacıdan önce işten ayrılmış olmakla feshe dair görgüye dayalı bilgileri olmadığını ancak duyuma dayalı bilgileri olduğunu belirterek davacının iş akdini kendisi feshettiğini beyan etmişlerdir. Davacı tanıklarının bu soyut beyanlarına itibar edilemez. Davalı tanıkları da davacının iş akdini istifa ederek kendi feshettiğini beyan etmişlerdir.
Hal böyle iken, istifa belgesine itibar edilerek iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiği anlaşılmakla, kıdem tazminatı talebinin reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi hatalıdır ve bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.