İŞÇİNİN YAPMIŞ OLDUĞU İŞ, İŞ YAŞI VE EMSAL ÜCRETİ BELİRLENMEDEN MADDİ TAZMİNATA HÜKMEDİLEMEZ

İŞÇİNİN YAPMIŞ OLDUĞU İŞ, İŞ YAŞI VE EMSAL ÜCRETİ BELİRLENMEDEN MADDİ TAZMİNATA HÜKMEDİLEMEZ

TC

YARGITAY

21. Hukuk Dairesi         

2019/3504 E.  

2020/767 K.

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... İş Mahkemesi

K A R A R
A) Davacı İstemi;
Davacı vekili dava ve ıslah dilekçesinde özet olarak; iş kazası neticesinde sürekli iş görmezliği bulunan sigortalı lehine maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
B) Davalı Cevabı;
Davalılar vekilleri cevap dilekçeleri ve akabinde özet olarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
C) İlk Derece Mahkemesi Kararı ve Gerekçesi;
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; 331.193,81 TL maddi tazminat ve 60.000,00 TL manevi tazminatın (07/12/2010) kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte (davalı ... bakımından poliçe limiti ile sınırlı olmak ve dava ile ıslah edilen miktarlar bakımından dava ve ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmek kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
D) Bölge Adliye Mahkemesi Kararı ve Gerekçesi;
... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi'nce, davalı ... şirketinin istinaf başvurusunun HMK. 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
E) Davalı ... Şirketinin Özetle Temyiz Nedenleri;
İlk derece mahkemesinin HMK 127.maddesine aykırı olarak yargılamayı sürdürdüğünü,
Davacı işçinin aylık ücretinin diğer davalı şirketin SGK’ya bildirmiş olduğu prime esas aylık kazancın gösterildiği bordrolar incelenip, söz konusu bordrolardaki ücret miktarı esas alınarak hesaplanması gerektiğini, cevap dilekçesinde ve delil listesinde SGK kayıtlarının celbi talep edilmiş olmasına rağmen bu delilin dosyaya celp etmediği ve hesap bilirkişisinin ücreti belirlerken sadece tanık beyanları ile yetinmek zorunda bırakıldığını,
Ücret hesaplaması yapılırken iş tanımına uygun düşecek kurum ve kuruluşlardan emsal ücret araştırması gerçekleştirilerek sonuca göre hesap yapıIması gerektiğini,
Hesap bilirkişisi raporunun hatalı olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
1-Temyiz edenin sıfatına, dosyadaki temyiz kapsam ve nedenlerine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Dava, 07/12/2010 tarihli iş kazası nedeniyle sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, 331.193,81 TL maddi tazminat ve 60.000,00 TL manevi tazminatın (07/12/2010) kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte (davalı ... bakımından poliçe limiti ile sınırlı olmak ve dava ile ıslah edilen miktarlar bakımından dava ve ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmek kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; davacının enerji nakil hattı çekme ve değiştirme işinde çalışırken taşıdığı metal merdivenin eski köy enerji hattına teması ile elektrik akımına maruz kalarak yaralanması neticesinde % 29,2 oranında malul kaldığı, iş kazasının gerçekleşmesinde davacının % 30 oranında müterafik kusurunun bulunduğu, hesap bilirkişi raporunda davacı tarafın talebi uyarınca asgari ücretin 3,11 katı üzerinden hesap yapıldığı, maddi tazminat isteminin bu doğrultuda ıslah edildiği ve mahkemece rapora itibarla hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlık maddi zararın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. İş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle sigortalının maddi tazminatının hesaplanmasında gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta primi ödenmesi amacıyla zaman zaman iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Öte yandan, gerçek ücretin ise; işçinin kıdemi ve yaptığı işin özelliği ve niteliğine göre işçiye ödenmesi gereken ücret olduğu, iş yeri ve/veya sigorta kayıtlarına geçmiş ücret olmadığı Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır.
Somut olayda, hakkaniyete uygun maddi tazminatın tespiti açısından, sigortalının yaptığı iş, yaşı ve kıdemi belirtilmek suretiyle TÜİK’dan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile işin yapıldığı yerdeki ilgili Meslek Odalarından sigortalının yaptığı işe karşılık alabileceği emsal ücretin sorularak kazalı işçinin gerçek ücretini tereddütsüz olarak belirlenmeden ve davacının sendika üyesi olup olmadığı açıklığa kavuşturulmaksızın, davacı tarafın talep ettiği ücret dikkate alınarak asgari ücretin 3,11 katı üzerinden yapılan hesaba itibarla maddi tazminata hükmedilmesi hatalı olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş, yukarıda açıklanan şekilde davacının yaptığı iş tereddütsüz şekilde tespit edilmek sureti ile bu doğrultuda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TÜİK ve ilgili meslek odalarından, sendika üyesi işçi olması halinde ise bağlı bulunduğu sendikadan yapmış olduğu iş ile ilgili alabileceği ücreti araştırmak, işçinin emsallerinin aldığı ücrete göre hesaplamanın yapıldığı yeni bir rapor almak ve fakat ilama konu hükme esas teşkil eden ilk rapordaki ücret dışındaki diğer doneler dikkate alınarak, işlemiş dönem ileri çekilmeksizin ve taraflar lehine oluşan usulü kazanılmış haklara riayet edilerek rapor neticesine göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ile İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
G) SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalı ... iadesine
13/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.