İSTANBUL BAROSU'NDAN 'TAKVİYE HAZIR KUVVET' DAVASI

İSTANBUL BAROSU'NDAN 'TAKVİYE HAZIR KUVVET' DAVASI

İstanbul Barosu, İstanbul Emniyeti içerisinde Takviye Hazır Kuvvet Müdürlüğü (THK) kurulması kararına karşı dava açtı. Danıştay’a başvuran baro, bu kararın Anayasa’ya aykırı olduğunu savunarak iptalini istedi.

İstanbul Barosu, İl Emniyet Müdürlüğü’nde merkeze bağlı “Takviye Hazır Kuvvet Müdürlüğü” kurulmasına ilişkin kararın iptali için dava açtı.

Danıştay'a verilen dilekçede kararın yasaya aykırı olduğu belirtilerek, “Teşkilat bünyesinde böyle bir birim kurulabilmesi için yasal düzenleme gerekmektedir” denildi.

Dilekçede, emniyet teşkilatı içinde personel eksikliğinin alım yapılarak giderilebileceği belirtilerek şu ifadelere yer verildi: “İçeriği, amacı, teşkilat yapısı, kime bağlı ve sorumlu olacağı, personel sayısı, unvan ve rütbeleri gibi hiçbir unsuru belli olmayacak şekilde İstanbul'da Takviye Hazır Kuvvet Müdürlüğü kurulması işlemi sebep, konu ve amaç yönünden hukuka aykırı olduğu gibi hukuki belirlilik ilkesine de aykırıdır”

EGM AÇIKLAMA YAPMIŞTI

Emniyet Genel Müdürülüğü, kendi bünyesinde Ankara’da da 500 personelle Takviye Hazır Kuvvet Müdürlüğü’nün kurulduğunu hatırlatarak, 20 Ağustos 2020 tarihli Cumhurbaşkanlığı Kararı ile İstanbul’da da 500 personelle Takviye Hazır Kuvvet Müdürlüğü’nün kurulduğunu belirtmiş ve bu müdürlüğün amacını şu şekilde açıklamıştı:

"Her iki ilimizde bulunan Takviye Hazır Kuvvet Müdürlüklerimiz, Türkiye genelinde gerçekleşen toplumsal etkinlik ve olaylarda vatandaşlarımızın anayasamız ile garanti altına alınan haklarının daha etkin kullanılmasının sağlanması amacıyla alınacak önlemler kapsamında valiliklerimizce yapılan takviye kuvvet taleplerinde il emniyet müdürlüklerimizin çalışma koşullarının bozulmaması, personelimizin görevi dışında ek görev yüküyle performansının olumsuz etkilenmemesi, aldığı çevik kuvvet eğitimlerinin yanı sıra diğer eğitimlerle profesyonelleşmiş personelin süratle sevk edilmesi amacıyla kuruldu.

akviye Hazır Kuvvet Müdürlükleri, ülke genelinde toplumsal eylem/etkinliklerde (açık hava toplantısı, basın açıklaması, miting gibi) yüksek riskli spor müsabakalarında, deprem başta olmak üzere doğal afetlerde etkin bir şekilde görevlendirilmektedir.”

Sözcü