İSTİHKAK DAVASINDA İSPAT YÜKÜ ALTINDA OLAN ÜÇÜNCÜ KİŞİ KARİNENİN AKSİNİ HER TÜRLÜ DELİLLE KANITLAMA OLANAĞINA SAHİPTİR
T.C.
Yargıtay
8. Hukuk Dairesi
2014/7831 E.
2015/19456 K.
MAHKEMESİ : İstanbul 9. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/02/2014
NUMARASI : 2012/793-2014/89
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR
Davacı 3. kişi vekili İstanbul 21. İcra Müdürlüğü’nün talimatıyla, Bakırköy 12. İcra Müdürlüğü’nün 2012/726 sayılı dosyası ile müvekkiline ait mallar haczedildiğinden mahcuzlar üzerindeki haczin kaldırılması ile alacaklının mahcuz malın %15’inden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı alacaklı vekili kiracılık sıfatına dayanılarak istihkak davası açılmasının mümkün olmadığını, haczin borçlunun resmi kayıtlardaki adresinde gerçekleştirildiğini 3.kişinin borçlu ile aynı alanda çalıştığını 3.kişinin iddiasını kanıtlayacak herhangi bir belge sunmadığından bahisle davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece ödeme emrinin borçluya haczin yapıldığı adreste tebliğ edilmediği İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin 3.kişi lehine olduğu kira ilişkisi,yoklama fişi, vergi levhasına göre, 3.kişi K.. Ö..’in 23.03.2012 tarihinden itibaren haciz adresinde faaliyette bulunduğu, mahcuzların dosya içerisinde bulunan vergi levhası, haciz tutanağı, ticari kayıtlar, faturalar, 29.03.2012 Kepçe Kira Sözleşmesi ve diğer belgelere göre davacıya ait olduğu kanaatine varılarak davanın kabulü ile mahcuzlar üzerindeki haczin kaldırılmasına,alacaklının kötü niyetli olduğuna ilişkin bir delil bulunmadığından tazminat isteğinin reddine karar verilmiş, hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK’nun 96. vd. maddesine dayalı olarak 3.kişinin açtığı istihkak talebine ilişkindir.
Davacı 3.kişi vekili hacze konu kepçeyi müvekkilinin .. San. ve Tic. Ltd. Şti’den kiraladığını beyan etmiş, kepçenin müvekkiline ait olduğuna yönelik bir iddiada bulunmamıştır. Kaldı ki dosya içerisinde .. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili Av. E.. D.. imzalı İstanbul 21.İcra Müdürlüğü’nün 2012/5694 Esas sayılı dosyasına sunulan dilekçe örneğinde, bahsi geçen kepçe ile alakalı istihkak iddiasında bulunduğu da dikkate alındığında, davacı tarafın bu mahcuz yönünden aktif dava ehliyeti bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü hatalı olmuştur.
Davaya konu diğer mahcuzlar yönünden ise, haciz adresi borçluların önceki faaliyet adresi olup, haciz tutanağı içeriğine göre mahalde borçlulara ait evraklar bulunmuştur. Somut olayda İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesi borçlu, dolayısıyla alacaklı yararınadır. İspat yükü altında olan üçüncü kişi karinenin aksini her türlü delille kanıtlama olanağına sahiptir. İsteyen her kişi adına her zaman düzenlenmesi mümkün bulunan fatura, beyana dayalı vergi levhası gibi belgeler ile adi yazılı olarak düzenlenmiş kira sözleşmesi yasal karinenin aksini ispata yeterli değildir.
O halde, Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönüne alınarak, bu mahcuzlara ilişkin davanın reddi yerine oluşa ve dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçe ile kabulüne yönelik hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün İİK’nun 366. ve 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 296,34 TL peşin harcın istek halinde davalı E.. K..’ya iadesine 02.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.