KALP HASTASI OLDUĞU BİLİNEN KİŞİNİN GÖĞSÜNE ATILAN YUMRUK İLE ÖLÜMÜ, BİLİNÇLİ TAKSİR İLE ADAM ÖLDÜRME SUÇUDUR

KALP HASTASI OLDUĞU BİLİNEN KİŞİNİN GÖĞSÜNE ATILAN YUMRUK İLE ÖLÜMÜ, BİLİNÇLİ TAKSİR İLE ADAM ÖLDÜRME SUÇUDUR

TC

YARGITAY

CEZA GENEL KURULU

2015/695 E.

2019/128 K.

...........................

1) Sanığın eyleminin bilinçli taksirle mi yoksa basit taksirle mi bir kişinin ölümüne neden olma suçunu oluşturduğu;
Sanık ...'ın İstanbul ili, Kartal ilçesi, Ferhatpaşa Mahallesinde ikamet ettiği ve sahip olduğu araçlarla şehir içi yolcu taşımacılığı yaptığı, oğulları, akrabaları ve yakın çevresinden kişileri de bu araçlarda şoför, muavin ve biletçi gibi çeşitli işlerde çalıştırdığı, ölen ...'un mensubu olduğu Buldur ailesinin de sanık gibi sahip oldukları araçlarla yolcu taşımacılığı yaptıkları, bu nedenle Uluman ve Buldur ailelerine mensup kişiler arasında iş rekabetinden kaynaklanan anlaşmazlıklar bulunduğu, olay günü sabah saatlerinde sanığa ait bir otobüsün ölenin mensup olduğu Buldur ailesine ait fertlerin ikamet ettiği Buldur Apartmanının önüne park edilmesi nedeniyle sanığın akraba ve çalışanları ile ölenin akrabaları arasında tartışma çıktığı, tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine olaya müdahale eden kolluk kuvvetlerinin telkiniyle ve olay yerine çağrılan sanık ...'ın Buldur ailesine mensup kişilerle görüşmesi sonucu olayın yatıştırıldığı, sanık ...'ın aradaki anlaşmazlığı sonlandırmak için olay akşamı Buldur ailesi mensupları ile barışmanın sağlanmasına yönelik görüşmeyi kararlaştırdıkları, olay günü saat 19.00 sıralarında Ferhatpaşa Mahallesinde bulunan ve Buldur ailesince yazıhane olarak kullanılan yere gelen sanık ...'ın, oğulları, akrabaları ve çalışanlarından oluşan gruba yakınlarda beklemelerini söyleyerek tanık ... ile birlikte yazıhaneye girdiği, burada kendisine ikram edilen çayı içerek barışmaya yönelik olarak ....., .....,.... ve ... ile yaklaşık on dakika kadar görüştüğü, görüşmenin sonlarına doğru ...'ın yanına çağırdığı ...'e hakaret edip Yılmaz'ı darbetmesi ile her iki aileye mensup dışarıda bekleyen kalabalık gruplar arasındaki gerilimin kavgaya dönüştüğü, kavga sırasında Uluman Ailesine mensup kişilerin sopa ve taşlarla Buldur'lara ait yazıhaneye zarar vermeye başladıkları, yazıhanenin dışına çıkan ....., ..... ve ...'un taşıdıkları silahları çıkararak ateş ettikleri, açılan bu ateş sonucu sanık ...'ın yeğeni ...'ın ateşli silah yaralanması sonucu hayatını kaybettiği, oğlu ...'ın sol bacağına isabet eden ateşli silah mermi çekirdeği ile yaşamsal fonksiyonlarını ağır derecede etkileyecek nitelikteki kemik kırığı şeklinde yaralandığı, sanığın yeğeni ...'ın ise meydana gelen nörolojik tablo sonucu iyileşme olanağı bulunmayan bir hastalık niteliğinde ve yaşamsal tehlikeye yol açacak şekilde yaralandığı, Tekel bayisi işleten ölen ...'un da olayı duyarak akrabalarının taraf olduğu kavganın meydana geldiği yere gittiği, her iki aileye mensup onlarca kişinin karıştığı kavga sırasında sanık ...'ın olay yerinde bulunan ve önceden kalp rahatsızlığı bulunduğunu bildiği, 44 yaşındaki ölen ...'un göğsüne vurduğu, kronik kalp damar hastalığının ölenin göğüs bölgesine denk gelen bu küt travma ve/veya karıştığı olayın efor ve stresi ile aktif hâle geçmesine bağlı dolaşım, solunum durmasının sonucunda beynin oksijensiz kalması ve bundan dolayı gelişen komplikasyonlar sonucu ...'un hayatını kaybettiği, olay ile ölüm arasında illiyet bağının bulunduğu, ölenin vücudundaki travmatik değişimin basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olduğu anlaşılan olayda; öldürme fiilinin taksirle de işlenebilen bir suç olması, sanığın olay tarihinde tartıştığı ölenin göğsüne vurması şeklindeki hareketinin iradi bir hareket olması, sanığın ölüm neticesini istediğine dair bir tespitin yapılamaması, sanığın hareketi ile ölüm sonucu arasında nedensellik bağının bulunması hususları ile 55 yaşında olan sanığın yaşam tecrübesi gözetilip ortak tecrübeler de dikkate alındığında, sanığın 24.08.2010 tarihli oturumda da bizzat ifade ettiği şekilde önceden tanıdığı ve kalp rahatsızlığı olduğunu bildiği 44 yaşındaki bir kişinin göğsüne vurulması neticesinde ölüm sonucunun meydana gelebileceğini öngörmesi gerektiği, bu şekilde sanığın istemediği ancak öngördüğü ölüm sonucunun meydana gelmesine yol açan eyleminin, bilinçli taksirle bir kişinin ölümüne neden olma suçunu oluşturduğu kabul edilmelidir.
.....................
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının REDDİNE,
2- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 26.02.2019 tarihinde yapılan müzakerede her iki uyuşmazlık yönünden oy çokluğuyla karar verildi.