KÜÇÜĞÜN YAŞI DA DİKKATE ALINARAK OLAY NEDENİYLE DAİMİ İŞGÜCÜ KAYBINA UĞRAYIP UĞRAMADIĞI KONUSUNDA ADLİ TIP KURUMU’NDAN RAPOR ALINMALIDIR

KÜÇÜĞÜN YAŞI DA DİKKATE ALINARAK OLAY NEDENİYLE DAİMİ İŞGÜCÜ KAYBINA UĞRAYIP UĞRAMADIĞI KONUSUNDA ADLİ TIP KURUMU’NDAN RAPOR ALINMALIDIR

T.C.

Yargıtay

3. Hukuk Dairesi         

2014/17457 E. 

2015/3883 K.

    MAHKEMESİ : TORBALI 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 19/11/2013
    NUMARASI : 2013/350-2013/555


    Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm tarafa vekillerince temyiz edilmiştir. Hükmün duruşmalı olarak incelenmesi davalı R.. T.. vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 10.03.2015 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; davacılar vekili Av. M.. K.. geldi. Karşı taraf davalılardan R.. T.. ve M.. Y.. vekili Av. D.. A.. geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00’e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkilinin ve küçük çocuklarının Kiraz ilçesi Çayağzı köyünde ikamet etmekte iken 2004 yılı Eylül ayında yatılı pamuk toplama amelesi olarak davalılardan R.. T..’ın işletmeciliğini yaptığı çiftliğe diğer davalı dayıbaşı N.. Y..’ın nezaretinde yanlarında küçük çocukları Gürcan olduğu halde gittiklerini, 25/09/2004 günü müvekkillerinin çiftlikte pamuk toplama işi ile uğraşırken diğer amelelerinde çocukları ile k.. G..’ın tarla kenarında oyun oynadığını, çünkü çiftik sahiplerinin çiftliğe çocukları ile beraber yatılı ameleler kabul etmelerine rağmen anne ve babaları tarlada çalışırken bu çocukların barınabileceği ve bakılabileceği bir mekanizmayı çiftliğe kurmadıkları için anne ve babalarının çocuklarını tarlaya götürmekten başka yapabilecekleri bir şey bulunmadığını, olay tarihi olan 25/09/2004 günü davalılardan çiftikte şoförlük yapan M.. Y..’in her zaman yapıldığı gibi amelelerin su ihtiyacını karşılamak için esasen yağ varili olan 220 lt su varilini traktör römorkunun içinde tarlaya getirerek traktör römorku içinde bulunan ve 30-35 santim kadar dışa çıkarılan su varilinin çeşmesine dokunduğunda emniyeti ve güvenliği sağlanmayan su varilinin küçük Gürcan’ın
    üzerine düştüğünü, küçük Gürcan varilin altında kalarak sağ el 5. Parmakta subtamputsayonu ve sol bacakta tibia-fibula 1/3 rok simel orta diafiz bileşkesinde transvers nodeplase kırık ile karakterize kırk oluşacak şekilde yaralandığını, Torbalı 1.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2006/120 E sayılı dosyası ile Kamu davası ikame edildiğini, davanın halen Torbalı 1. Asliye Ceza Mahkemesinin2006/120 E dosyası ile derdest olduğunu, dosyaya rapor sunan iş güvenliği uzmanının bilirkişi H. Hüseyin Kur 06/10/2006 tarihli raporu ile kazanın oluşumunda davanın davalıları R.. T..’ı 2/8 traktörü park eden kişi olarak tespit ettiği M.. Y..’i 2/8 dayıbaşı N.. Y..’ı 1/8 ve küçük Gürcan’ın babasını 3/8 oranında kazanın meydana gelmesinde kusurlu bulunduğunu, bu bilirkişi raporuna yapılan itirazlar üzerine dosyanın bu sefer üçlü iş güvenliği uzmanı bilirkişi raporunu teyid ederek küçük Gürcan’ın yaralanmasında davalıları kusurlu bulduğunu, küçüğün babasının meydana gelen kazada kusurunun bulunduğu iddiasının kabul etmediklerini, davacılara göre kazanın meydana gelmesinde davalıların tam kusur ve ihmallerinin bulunduğunu, bu kaza sebebi ile küçük Gürcan’ın ilerleyen zamanlarda da tedavisinin devam edeceğini, 16 yaşlarına geldiğinde platininin alınması için yeniden ameliyat olacağı ve bacağındaki deri naklinden kaynaklanan izler için de estetik operasyon gerekeceğinden 7.500,00 TL tedavi gideri, 5.000,00 TL küçük Gürcan’ ın maluliyet- beden gücü kaybı sebebi ile maddi tazminat,20.000,00, küçük Gürcan için manevi 5.000,00 TL si anne baba olan müvekkilleri için manevi tazminat takdirine tüm tazminat kalemlerine haksız fiil tarihi olan 25/09/2004 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesini talep ve dava etmişlerdir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 1-Davacının maddi tazminat talebinin KABULÜ ile, 12.500,00 TL’nin 25/09/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
    2-Davacının davasının ıslah edilen miktar yönünden zaman aşımı nedeniyle reddine,
    3-Davacı Gürcan Turan için 5.000,00 TL, davacı M. Emin Turan ve H.. T.. için ayrı ayrı 1.000,00 TL olmak üzere toplam 7.000,00 TL manevi tazminatın 25/09/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
    karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacıları bütün, davalıların sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Somut olayda dava konusu olay nedeniyle yaralanan davacıların çocuklarının bu yaralanma nedeniyle uğradığı daimi çalışma gücü kaybı Eğe Üniverstesi Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimliğinin 27.03.2012 tarih ve 326 sayılı raporu ile ; şahısta birden fazla arıza olması nedeniyle Balkhazard formülü uygulandığında meslekteki kazanma gücündeki azalma oranı %20. Sonuç olarak olay tarihindeki yaşına göre % 15,2, bu günkü yaşına göre de % 15,2 olduğu belirlenmiş, davalılar rapora itiraz etmiştir.
    Ancak, bu rapor Adli Tıp Kurumu’ndan alınmamıştır. Sürekli iş görmezlik zararı, zarar görenin sürekli olarak çalışamaz durumda olması ya da çalışma gücünde sürekli azalma oluşması nedeniyle geleceğe dönük olarak çalışmamak veya az çalışabilmekten kaynaklanan kazanç kaybıdır.
    Dosyadaki anılan hastanece düzenlenen rapor Yargıtay denetimine uygun değildir. Bu nedenle mahkemece küçüğün yaşı da dikkate alınarak olay nedeniyle daimi işgücü kaybına uğrayıp uğramadığı konusunda Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınmalıdır. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.