LİMİTED ŞİRKET ORTAĞININ BİLGİ ALMA VE İNCELEME TALEP HAKKI VE DAVA AÇMA SÜRESİ
T.C.
Yargıtay
11. Hukuk Dairesi
2018/833 E.
2018/1722 K.
Taraflar arasındaki davanın Erdemli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yukarıda savı ve tarihi belirtilen kararın HMK 363, maddesi uyarınca kanun yararına bozulmasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmesi üzerine dava dosyası ve içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve diğer tüm dosya kapsamı delil ve belgeler incelendi gereği müzakere edilip düşünüldü:
Davacı vekili; davalı şirketin olağan genel kurul toplantısının 24.05.2016 tarihinde yapıldığını, genel kurulda müvekkilinin bilgi alma ve inceleme talep hakkının şirket yöneticilerince kısıtlandığını, bu durumun mutat hale geldiğini, TTK’nın 437/5 maddesine dayanak işbu davayı açtıklarını, davanın makul sürede açıldığını, mahkemece 10 günlük sürede açılması gerekliği kanaatine varılması halinde eski hale getirme kurumundan faydalanmak istediğini ileri sürerek müvekkilinin genel kurul tutanağında dile getirmiş olduğu ve cevap alamadığı hususlarda şirket yönetiminin bilgi vermesini, şirketin Erdemli Vakıflar Bankasındaki hesap dökümlerinin istenilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; davanın 10 günlük sürede açılmadığını, kaldı ki davacının iddia ettiği gibi bilgi alma hakkının da kısıtlanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya, kapsamına, göre; davalı şirketinin 24/05/2016 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında tutulan tutanakda davacı tarafın dile getirmiş olduğu hususlarla ilgili bilgi ve inceleme yapamadığına dair taleplerin reddinin öğrenilmesinden itibaren 10 gün. içinde davanın. açılması gerektiği, yasanın öngörmüş olduğu 10 günlük sürenin geçtikten sonra davanın açılmış olduğu HMK’nın 95 maddesi gereği eski hale getirme taleplerine ilişkin, koşulların oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar kesin olmakla birlikte bu karar aleyhine. Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozma, talebinde bulunulmuştur.
Dava, limited şirket yönetiminden bilgi istemine ilişkindir. Mahkemece 6102 sayılı TTK 437/5, maddesinde öngörülen on günlük sürede açılmayan davamın reddine karar verilmiştir. Her nekadar davacı vekili dâva dilekçesinde, TTK 437, maddesi uyarınca dava, açtıklarını ifade etmiş ise de 6100 sayılı HMK. 33. maddesinde İfade edildiği üzere hâkim bîr dava hakkında doğru hukuk kurullarını bulmak ve Türk Hukukunu re’sen uygulamakla görevlidir. TTK’nın 437. maddesi Anonim Şirketler ile ilgili bir düzenleme olup anonim şirketlere İlişkin hükümlerin limited şirketlere de uygulanacağına ilişkin TTK’nın 644, maddesinde de 437. maddeye atıf bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı şirketin limited şirket olduğu gözetildiğinde 437. maddenin bu davada uygulanması doğru olmamıştır. Kaldı ki limited şirketlerde bilgi alma ve inceleme hakkı TTK 614. maddesinde ayrıca ve açıkça düzcnlenmiştir. Aynı maddenin 3, bendinde genel kurul, bilgi alınmasını ve incelemeyi haksız yere engellerse, ortağın istemi üzerine mahkemenin bu hususta karar vereceği hükmüne yer verilmiş ve dava açılması için bir süre öngörülmemiştir. Bu durumda, mahkemece TTK. 437/5. maddesi gözetilerek on. gün içinde açılmayan davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, yazılı emir isteminin kabulü île hükmün bu nedenle kanun yararına bozulması gerekmiştir,
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 6100 sayılı HMK’nın 363, maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere kanun yararına BOZULMASINA, gereğinin yapılması için karar örneği ve dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 07.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi