MAKTÜLÜN ÜZERİNDE BULUNAN MERMİ ÇEKİRDEĞİNİN SANIĞIN SİLAHI İLE UYUMLU OLMASI TEK BAŞINA YETERLİ DELİL DEĞİLDİR
T.C.
YARGITAY
1. CEZA DAİRESİ
E. 2017/2822
K. 2019/3043
T. 28.5.2019
DAVA : Dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Maktul ...'nin kardeşi mağdur vekilinin 17.10.2014 tarihli duruşmada davaya katılmak istediğini bildirdiği ancak bu konuda bir karar verilmediği, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 06.03.2007 tarih ve 31/56 Sayılı ve CGK.nin 19.10.2010 tarih ve 2010/149-205 Sayılı Kararları uyarınca, ilk derece mahkemesince karara bağlanmayan katılma isteklerinin, temyiz incelemesi sırasında karara bağlanması mümkün görülüp, yeniden araştırma yapılmasına da gerek bulunmadığından, katılma talep eden mağdur ... vekilinin maktul ...'ye karşı kasten öldürme suçundan açılan kamu davasında katılan olarak kabulüne karar verilerek inceleme yapılmıştır.
Sanıklar ... ve ... müdafileri tarafından hükmün duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine duruşma günü belirlenerek sanıklar müdafilerine meşruhatlı davetiye tebliğ edilmesine rağmen, sanıklar müdafilerinin belirlenen gün ve saatte hazır bulunmadıkları anlaşıldığından, bu sanıklar açısından duruşmasız olarak yapılan temyiz incelemesinde;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar ... ve ... haklarında maktul ...'ye karşı kasten öldürme, sanıklar ..., ... ve ... haklarında 6136 Sayılı Yasaya aykırılık suçlarının, sanıklar haklarında maktul ...'ye karşı eylemlerinin sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde sanıklar ... ve ... haklarında maktul ...'ye karşı kasten öldürme, sanıklar ..., ... ve ... haklarında 6136 Sayılı Yasaya aykırılık suçlarının niteliği tayin ve takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde düzeltme ve bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... müdafiinin temyiz dilekçesi ve duruşmalı incelemedeki eksik incelemeye, maktul ...'nin ölümünde iştirakinin olmadığına, beraat etmesi gerektiğine vesaire, sanık ... ve müdafiinin temyiz dilekçesi ve duruşmalı incelemedeki iştirak iradesinin olmadığına, beraat etmesi gerektiğine vesaireye, sanık ... ve müdafilerinin temyiz dilekçesi ve duruşmalı incelemedeki eksik incelemeye, iştirak iradesinin bulunmadığına, gerekçenin yetersiz olduğuna vesaireye, sanık ... ve müdafiinin iştirak ettiğine dair delil olmadığına, beraat etmesi gerektiğine vesaireye, sanık ... müdafiinin meşru müdafaanın varlığına vesaireye, katılanlar ... ve ... vekillerinin tasarlamanın varlığına, takdiri indirim nedenlerinin uygulanmaması gerektiğine, vekalet ücretine hükmedilmediğine vesaireye, katılan ... vekilinin tasarlamanın varlığına, takdiri indirim nedenlerinin uygulanmaması gerektiğine vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
A- ) Sanıklar ... ve ... haklarında maktul ...'ye karşı kasten öldürme, sanıklar ..., ... ve ... haklarında 6136 Sayılı Yasaya aykırılık suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 Sayılı Kararı ile TCK.nin 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu madde ile yaptığı uygulamalar ve duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettiren katılan ... lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi, kanuna aykırı ise de, bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, CMUK.un 322. maddesinin tanıdığı yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasının mahsus bölümünde yer alan TCK.nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün "Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararındaki hususlar gözetilerek TCK.nin 53/1-2-3. maddesinin tatbikine" şeklinde, değiştirilmesine, ayrıca "Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.000,00.TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınarak kendisini vekille temsil ettiren katılan ...'e ödenmesine" ibaresinin hüküm fıkrasının ilgili bölümüne eklenmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN, sanıklar ... ve ... haklarında kasten öldürme suçu açısından re'sen de temyize tabi hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak ONANMASINA,
B- ) Sanıklar ..., ... ve ... haklarında maktul ...'ye karşı kasten öldürme, sanık ... hakkında maktul ...'ya karşı olası kastla öldürme suçlarından kurulan mahkumiyet, sanıklar ... ve ... haklarında maktul ...'ye karşı kasten öldürme suçundan kurulan beraat hükümlerinin incelenmesinde;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanıkların ve maktul ...'nın arkadaş oldukları, sanıklar ... ve ... ile maktul ... arasında önceye dayalı husumet bulunduğu, olay günü sanıklar ... ve ...'ın alışveriş yapmak amacıyla olay yeri olan Vitamin markete gittikleri, bir süre sonra maktul ... ve arkadaşı tanık ...'ın da bu marketin içine girdikleri, sonrasında maktul ...'nın da market içine girdiği, sanık ...'ın market dışına çıkarak marketin ilerisinde ...'ın evinin önünde bekleyen diğer sanıkları el işaretiyle çağırdığı, sanıkların da olay yeri olan marketin önüne geldikleri, sanıklar ..., ... ve ...'da ve maktullerde tabanca bulunduğu, ... ve tanık ...'ın, ...'in maktul ...'yle arasındaki husumet nedeniyle konuşmaya başladıkları, aralarında bir süre sonra tartışma çıktığı, maktullerin bu arada boğuşmaya başladıkları, ...'in maktul ...'ye tabancayla ateş ettiği, maktulün de ateş ettiği, bu esnada marketin dışında bekleyen sanık ...'ın toplamda 11 kez silahıyla ateş ettiği, ... ve maktul ...'nın marketin dışına çıkarak kaçmaya başladıkları, maktul ...'nin market içinde, maktul ...'nın marketin yanındaki sokakta ölü olarak bulunduğu, kriminal raporlarına göre maktul ...'den elde edilen 2 adet deforme mermi çekirdeğinin ...'in silahından atıldığının tespit edildiği olayda;
1- ) Sanıklar ..., ... ve ...'in sanık ...'ın el ile işaretinden sonra olay yeri olan marketin önüne gelerek bekledikleri, sanık ...'ın üzerinde tabanca olmasına rağmen ateş etmediği, dolayısıyla sanıkların eylemlerinin sanıklar ... ve ...'a yardım etme kapsamında kaldığı anlaşıldığından, sanıklar ..., ... ve ... haklarında TCK.nin 39, 81 maddeleri gereğince uygulama yapılması gerekirken yazılı şekilde TCK.nin 37, 81 maddelerinin uygulanması,
2- ) Sanık ...'ın el işareti ile diğer sanıkları çağırdığında sanıklar ... ve ...'in de olay yerinin önüne geldikleri, diğer sanıklarla hukuki durumlarının aynı olduğunu anlaşılması karşısında sanıklar ... ve ...'in TCK.nin 39, 81 maddeleri gereğince cezalandırılmaları yerine yazılı şekilde beraatlerine karar verilmesi,
3- ) Maktul ...'nın otopsi raporunda sağ memenin 1,5 cm altında 0,5 cm ebadında ateşli silah mermi çekirdeği giriş yarası, sol lomber bölgede 0,5 cm ebadında ateşli silah mermi çekirdeği çıkış yarasının olduğu, cesetten mermi çekirdeği elde edilmediğinin belirtildiği, doktor ...'ın 22.01.2014 tarihinde tutmuş olduğu tutanakta, exduhul halinde getirilen maktul ...'ya ilk müdahale yapıldığı esnada atlet ve gömleği kesilirken atletin altında göğsün üstünde serbest halde kurşun çekirdeği görüldüğü, kaybolmaması için pamuğa sarılarak pantalonunun cebine koyulduğunun belirtildiği, kriminal raporunda bu mermi çekirdeğinin ...'ın silahından atıldığının tespit edildiği, ancak maktuldeki yaranın çıkış yerinin arka tarafında bulunmasına karşın, serbest bulunan ve ...'ın silahından atıldığı tespit edilen mermi ile yaralanmasının mümkün olmadığı da düşünüldüğünde, sonuç itibari ile her bir delilin tek başına ve diğer delillerle birlikte sanık ...'ın ateş eden kişi olduğunu tespit etmeye yeterli bulunamaması karşısında, maktul ...'ya karşı olası kastla öldürme suçunun sanık ... tarafından işlendiğine dair her türlü kuşkudan uzak yasal ve yeterli delil bulunmadığı nazara alınarak, atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
4- ) 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 Sayılı Kararı ile 5237 Sayılı TCK.nin 53. maddesinin iptal edilen bölümleri yönünden sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
SONUÇ : Hususları bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar ve müdafilerinin, katılanlar vekillerinin ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin tebliğnamedeki düşünceden farklı gerekçelerle BOZULMASINA, sanıklar ..., ... ve ... haklarında tayin olunan ceza miktarı ile tutuklu kaldıkları süreler dikkate alınarak, sanıklar müdafilerinin tahliye taleplerinin reddine, 28.05.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.