PATRONU İÇİN, 'CİMRİ VE PİNTİ' DİYEN İŞÇİYİ YARGITAY AFFETMEDİ!
Yargıtay: 'cimri,pinti,yumuşak'demek tazminatsız kovulma sebebi..
Gebze'de bir fabrika Çalışanı, e- mail kayıtlarından, patrona cimri, pinti, yumuşak gibi hakaret içeren mesajlar ve küfürler yazınca işyerinden tazminatsız kovuldu.
MAHKEME: BERAAT ETMİŞ, TAZMİNATINI ALIR DEDİ
Ardından hakkında hakaret içeren sözleri nedeniyle açılan ceza davasında ise mahkeme beraat kararı verdi. Beraatine karar verilen işçi, bu defa tazminatlarını da almak istedi. Açtığı tazminat davasında, yerel mahkeme, ceza mahkemesinin, (her ne kadar usulüne uygun delil edilememesi nedeniyle de olsa )verdiği beraat kararını yeterli görerek,meydana gelen hakaret olayını haklı neden ağırlığında görmedi ve kıdem tazminatını alabileceğine hükmetti.
YARGITAY BOZDU
Yerel mahkemenin kararını Yargıtay bozdu.:'Beraat kararının gerekçesine de dikkat çeken Mahkeme, işçinin uygunsuz hakaretlerini affetmedi.
Sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışlar, işverene fesih imkânı tanımaktadır.' diyen Mahkeme,usulsüzlük nedeniyle verilen bir beraat kararını da yeterli görmedi.
Böylece, cimri, pinti, yumuşak ifadelerini affetmeyen Yargıtay, Patrona uygunsuz hakaretler, sadakat borcuna aykırılık oluşturacağından tazminatsız kovulma sebebi.saydı.
T.C.
Yargıtay
9. Hukuk Dairesi
2016/14115 E.
2016/11506 K.
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, hafta tatili, yıllık izin ve genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş akdinin 18/05/2009 tarihinde İş Kanunu'nun 25/2. maddesi gereğince feshedildiğini, davacının, işyerinde ... kullanımı yasak olmasına rağmen gizli oturumlar açarak...kullandığını, şirket sahibi ..t hakkında da "cimri, pinti, yumuşak" gibi kelimeler kullandığını ve küfür ettiğini, davacının, davalı firmaya ait müşteri bilgilerinin arşivlendiği "Tesan" adlı programı kendi mail adresine göndererek, davalı şirketin güvenini kötüye kullandığını, davacının ücretinin sigortaya eksik olarak bildirildiği ve primlerinin eksik ödendiği iddialarının ise gerçek dışı olduğunu, davacının iş sözleşmesi feshedildiği gün, fiilen çalıştığı günlere ait ücretlerini, fazla çalışma ücretlerini, hafta tatili ve resmi tatil ücretlerini aldığına ilişkin ibraname imzaladığını, imzaladığı ibraname gereği hala ücret alacağı olduğunu iddia etmesinin hukuka aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının bilgisayar ve malzemeleri konusunda araştırma, pazarlık işlerini yaparak amiri ...'e teklif sunması ve genel müdürün onayı ile alım yapılması karşısında, tek başına alım yapma yetkisi bulunmayan davacının alımlarla ilgili olarak menfaat temin edemeyeceği, davacının...yazışmalarda kullandığı küfürlü ifadelerle ilgili yapılan ceza yargılaması sonucunda ...4. Sulh Ceza Mahkemesinin (Kapatma sonrası 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/16 E-2011/9 K) 2011/177 E-2011/154 K sayılı kesinleşen dosyasında beraat kararı verildiği, bu nedenle davacının söz konusu eylemlerinin 4857 sayılı yasanın 25/b maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, buna mukabil davacının mesai saatleri içinde yasak olmasına rağmen...yazışmasının ve yine mesai saati içinde görevi dışında eniştesi için araştırma yapmasının işyeri kurallarına aykırı olduğu, bu davranışları nedeniyle iş akdinin feshinin geçerli nedene dayandığı ancak haklı neden ağırlığında olmadığı, buna göre, 4857 sayılı yasanın 17. maddesi gereğince ihbar tazminatını ve aynı yasanın Geçici 6. maddesi ile yürürlükte bulunan 1475 sayılı yasanın 14. maddesi gereğince kıdem tazminatını hakettiği, ihbar süresinin kullandırıldığına veya ihbar-kıdem tazminatının ödendiğine dair davalı tarafından delil sunulmadığı, davacının haftalık 5 saat fazla çalışması olduğu, fazla çalışma ücretlerinin ödendiğine dair delil sunulmadığı, yine davacının yıllık izinlerini kullandığına veya kullandırılmayan izinlere ait ücretlerin ödendiğine dair delil sunulmadığı, ibraz edilen ibranamede miktar bulunmaması, matbu olarak hazırlanması karşısında itibar edilememeyeceği, davacının hafta tatilinde ve genel tatillerde çalıştığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ve fazla çalışma ücretleri hüküm altına alınmış, hafta tatili ve genel tatil ücreti istemlerinin ise reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
İş sözleşmesinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı söz veya davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
4857 sayılı İş Kanununun 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere yasadaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkânı tanımaktadır.
6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun 74.maddesine göre, hakim, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla bağlı değildir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının hakaret ve tehdit suçlarından dolayı sanık olarak yargılandığı ceza mahkemesinin hakaret suçu ile ilgili beraat kararının gerekçesi, usulüne uygun bir arama ve el koyma kararı olmadan müştekinin kullandığı bilgisayar kontrol edilerek usulsüz delil elde edilmesine ve gıyapta hakarette bulunması gereken ihtilat unsurunun bulunmamasına dayanmaktadır. Görüldüğü üzere, ceza mahkemesinin beraat gerekçesi, hakaret fiilinin olmadığına değil, usulsüz delil elde edilmesine ve gıyapta hakaret suçunun unsurlarının bulunmadığına dayanmaktadır.
Bu durumda, davacı tarafından davalı şirketin sahibi...a hakaret içeren e-mail kayıtları nedeniyle davacının iş akdinin işverence feshinin haklı olduğu, davacı hakkında verilen beraat kararının hukuk hakimini bağlamayacağı gözetilmeden, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi yerine kabulü hatalıdır.
F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, ...