PAYLI TAŞINMAZLARDA, HER PAYDAŞIN (BORÇLUNUN) MESKENİYET ŞİKAYETİNDE BULUNMA HAKKI VARDIR
T.C.
Yargıtay
12. Hukuk Dairesi
2015/16207 E.
2015/26421 K.
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan takipte borçlunun meskeniyet şikayeti ile icra mahkemesine başvurarak haczin kaldırılmasını istediği, mahkemece taşınmazın yalnızca mesken olarak kullanılan kısmının değeri belirlenerek bu kısmın haline münasip evi olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne ve haczin kaldırılmasına karar verilmiştir.
İ.İ.K.’nun 82/12. maddesi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki “aile” terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra mahkemesince, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tespit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir.
Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görev ve sıfatı, kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmez.
Öte yandan, paylı taşınmazlarda, her paydaşın (borçlunun) meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı vardır. Bu halde iddia, taşınmazın tamamındaki pay oranı esas alınarak çözümlenmelidir. Bir başka deyişle, İİK.nun 82.maddesi hükmüne göre haczedilmezlik şikayetinde bulunan borçlunun (paydaşın) sosyal durumuna göre inceleme yapılıp paya isabet eden değerden haline uygun bir mesken edinip edinemeyeceği araştırılarak sonuca gidilmesi gerekir.
Somut olayda, hacze konu taşınmazın üç katlı kargir bina ile kömürlükten oluştuğu ve borçlunun taşınmazın 1/2 sinde paydaş olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece yapılacak iş, bilirkişilerden rapor alınarak, taşınmazın tamamındaki borçlunun hissesinin değeri ile bulunduğu yerden daha mütevazi koşullara sahip yerlerde haline münasip evi alabileceği
değerin belirlenmesinden ibarettir. Bu tespitlerden sonra borçlunun haline münasip ev alabileceği miktar, mahcuzun değerinden (bu değerden hissesine düşecek miktardan) fazla ise şikayetin kabulü; az ise şikayetin kısmen kabulü ile mahcuzun (borçlunun hissesinin) satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken yalnızca mesken olarak kullanılan kısmın değeri tespit edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.