SAHTECILIK IDDIASI HERKESE KARŞI ILERI SÜRÜLEBILEN DEFILERDEN OLUP ÇEK HAMILLERININ IYINIYETLI OLUP OLMAMALARI HUKUKI SONUCU DEĞIŞTIRMEZ
T.C.
Yargıtay
11. Hukuk Dairesi
2020/3848 E.
2021/4459 K.
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 13.06.2019 tarih ve 2019/96-2019/250 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirketin kasasından birçok müşteri çekinin çalındığını, şikayet üzerine soruşturma başlatıldığını ve ödeme yasağı kararı alındığını, hal böyle iken davaya konu olan keşidecisi diğer davacı … olan 09/03/2013 tarihli, 8.460-TL’lik çekin Anıtkaya Un Ltd. Şirketi’nin kaşesine sahte imza atılarak piyasaya sürüldüğünü ve davadışı birçok firma tarafından ciro edildiğini, bankaca çekin arka yüzüne mahkemenin şerhinin düşüldüğünü, buna rağmen davalı şirketin bu çeke ilişkin ihtiyati haciz kararı aldığını ve icra takibi başlattığını, ihtiyati haciz kararına istinaden davacı …’ in adresine hacze gidildiğini, çekin davacı … tarafından iyiniyet çerçevesinde ve ticari ilişkilerin bozulmaması için haciz baskısı altında 11.840-TL olarak ödendiğini belirterek, davacıların icra dosyasında davalı şirkete borçlu olmadıklarının tespitine ve icra veznesine ödenen paranın davalıdan istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, istirdat davasının davacısının borcu ödeyen kimse olduğunu, dava konusu çekin bedelini davacı keşideci … ödediğinden, diğer davacı şirketin dava açma hakkı bulunmadığını ve davanın husumetten reddi gerektiğini ayrıca davacı şirket icra hukuk mahkemesinde çekteki imzaya itiraz ettiğinden de işbu davayı açma hakkı bulunmadığını, davacı çek keşidecisi …’in imzaya itirazı bulunmadığını, çekin sebepten mücerret olduğunu, müvekkili şirketin dava konusu çeki davadışı ciranta STM Kimya San.Tic.Ltd.Şti’ye satmış olduğu malzemelere istinaden fatura karşılığında aldığını ve iyiniyetli olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin dava konusu çeke dayanarak keşideci hakkında ihtiyati haciz kararı alarak icra takibi başlattığı, çek üzerinde çek iptali davası sebebiyle ödeme yasağının bulunması icra takibine konu yapılmasına engel teşkil etmediği, keşidecinin çekteki imzasını inkar etmediği, bu durumda keşideci davacı ile lehtar olan diğer davacı şirket arasındaki şahsi def’ilerin çeki ciro yoluyla alan hamile karşı ileri sürülebilmesi 6102 sayılı TTK’nun 687. maddesi uyarınca hamilin senetleri kötüniyetle iktisap ettiğinin kanıtlanması koşuluna bağlı olduğu, davalı şirketin söz konusu çekin davacı şirkettin elinden rızası hilafına çıktığı hususunu bilerek çeki aldığı ve bile bile borçlu zararına hareket ettiği dosya kapsamındaki delillerle ispat edilemediğinden davacı keşideci bakımından davanın reddine, davacı Anıtkaya Un Yem Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. yönünden ise davacı şirket dava konusu çekte lehdar konumunda olup çekteki lehdar cirosunun davacı şirket yetkilisine ait olmadığı bilirkişi raporu ile sabit olduğundan sahtecilik iddiası herkese karşı ileri sürülebilen defilerden olup çek hamillerinin iyiniyetli olup olmamaları hukuki sonucu değiştirmeyeceğinden, menfi tespit talebinin kabulüne karar verilmiştir.
İşbu karara karşı davalı vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 433,42 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 26.05.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.