SATIŞIN, KIYMET TAKDİRİ TARİHİNDEN 2 YIL SONRA YAPILMASI İHALENİN FESHİ SEBEBİDİR

SATIŞIN, KIYMET TAKDİRİ TARİHİNDEN 2 YIL SONRA YAPILMASI İHALENİN FESHİ SEBEBİDİR

T.C.

Yargıtay

Hukuk Genel Kurulu

2015/3325 E.

2016/25 K.

Y A R G I T A Y İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Mersin 2. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/03/2014
NUMARASI : 2014/120-2014/164
DAVACILAR : Bayram Kaymaklı, Garip Nakliyat ve Tic. Ltd. Şti.
vekilleri Av. Alpay Antmen, Av. Ömer Oğur
DAVALILAR : 1-Cengiz Çatak vekilleri Av. Taylan Ulaşoğlu, Av. Salih Çelen, Av. Özgür Kubat
2-Akbank T A.Ş. vekili Av. Alev Turan 

Taraflar arasındaki “ihalenin feshi” isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda; Mersin 2. İcra (Hukuk) Mahkemesince şikayetin reddine dair verilen 26.04.2013 gün ve 2013/142 E. 2013/338 K. sayılı kararın incelenmesi şikayetçiler vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 19.09.2013 gün ve 2013/20529 E. 2013/ 29181 K. sayılı ilamı ile bozulduktan sonra, bu kez şikayet olunanlar vekillerinin karar düzeltme istemi üzerine aynı Dairenin 11.02.2014 gün ve 2014/990 E. 2014/3397 K. sayılı kararı ile: 
“…Sair karar düzeltme nedenleri yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından borçlular aleyhine başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takipte borçlular taşınmazların ihalelerinin feshini talep etmiş olup mahkemece istemin reddine karar verilmiştir. Anılan kararın borçlu tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce, Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 23.02.2012 tarih ve 2009/335 E., 2012/74 K. sayılı iflasın bir yıl süreyle ertelenmesine dair kararında icra takiplerinin durdurulmasına, rehinli gayrimenkullerin satışına kadar olan işlemlerin İİK.'nun 179/b maddesi uyarınca tedbiren durdurulmasına karar verildiği, bu kararın Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2012/3333 E.-6353 K. sayılı ilamıyla eksik inceleme nedeniyle bozulduğu, bu durumda HMK.'nun 397/2. maddesi gereğince tedbir kararının devam ettiği, iflasın ertelenmesine ilişkin karar kesinleşmedikçe satışın yapılamayacağı, tedbirin nihai karar kesinleşinceye kadar devam edeceği mahkemece ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur.
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 23.02.2012 tarih ve 2009/335 E., 2012/74 K. sayılı iflasın bir yıl süreyle ertelenmesine dair kararı incelendiğinde, hüküm fıkrasının 1. bendinin 3 paragrafında belirtilen hususların HMK. kapsamında verilmiş bir ihtiyati tedbir kararı olmadığı, nihai kararın sonuçlarını açıklama niteliğinde olduğu bu durumda HMK.'nun 397/2. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı mahkeme kararının anılan nedenle bozulmasının maddi hataya müstenit olduğu anlaşılmaktadır.
Ancak; İİK'nun 128/a-2. maddesinde; "kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez" hükmüne yer verilmiştir. 

HGK'nun 26/02/1992 gün 92/70-130 sayılı kararında satışın kıymet takdirinin esas alındığı tarihten iki sene sonra yapılmasının başlı başına ihalenin feshi sebebi sayılacağı benimsenmiştir. Ayrıca kararda iki yıllık sürenin başlangıcının, bilahare kesinleşmesi kaydı ile kıymet takdirinin yapıldığı tarih olduğu açıkça vurgulanmıştır.
Bu husus kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece resen nazara alınmalıdır.

Somut olayda, şikâyete konu taşınmazlarla ilgili olarak kıymet takdirinin 06.03.2009 tarihinde yapıldığı, bilirkişilerin 27.03.2009 tarihli raporlarını ibraz ettiği kıymet takdirine itiraz üzerine şikâyete konu taşınmazlar bakımından 27.03.2009 tarihli icra dosyasına sunulan rapordaki değerlerin esas alınmasına karar verildiği ihalelerin ise 01.03.2013 tarihinde iki yıllık süre geçtikten sonra yapıldığı görülmüştür. 
O halde şikâyete konu taşınmazların ihaleleri, kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıldan fazla süre geçtikten sonra gerçekleştiğinden mahkemece, ihalelerin feshi talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsizdir. Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle bozulması gerekirken farklı gerekçelerle bozulması doğru olmadığından alacaklı ve ihale alıcısının karar düzeltme isteminin kısmen kabulü gerekmiştir…” 
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN: Şikâyetçiler ve yargılama sırasında iflâs eden şikâyetçi şirket iflâs idaresi vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI 

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ: Şikâyetçiler vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 20.01.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.