SERİ MUHAKEME YARGILAMASINDA HAGB VEYA ERTELEMENİN UYGULANMA KOŞULLARI

SERİ MUHAKEME YARGILAMASINDA HAGB VEYA ERTELEMENİN UYGULANMA KOŞULLARI

          Sevgili okurlar, bu makalemi yazmamdaki amaç; yakın zamanlı vekaletlendirildiğim bir soruşturma dosyasında seri muhakeme usulü gereğince yapılan yargılamada asliye ceza mahkemesi hakimliği önüne gelen dava dosyasında müvekkilimin isnat konusu suçta  HAGB ve erteleme şartlarını sağlamasına rağmen cumhuriyet savcılığının bu seçenek yaptırımları  talep etmemesi neticesinde mahkeme hakiminin ''Avukat Bey, ben talep ile bağlıyım. Savcılık makamı HAGB ve ertelemeyi talep etmediği için müvekkiliniz bu şartları sağlamış olsa da ben uygulayamam.'' demesi üzerine bu konuyu araştırarak sizler ile paylaşmak istedim. 
  Seri Muhakeme Usulü Ceza Muhakemesi Kanununun 250. Maddesi ile 17.10.2019 tarihinde hayatımıza girmiştir. Yaklaşık olarak bir yıldır uygulanan bu usulde yerleşik ve genel geçer bir uygulama mümkün olmayıp mahkemeler ve savcılıklar arasında farklı uygulamalar doğmaktadır.

          Ceza Muhakemesi Kanununun 250. Maddesinin 5. Fıkrasında ''...Cumhuriyet savcısı tarafından koşulları bulunması halinde Türk Ceza Kanununun 50. Maddesine göre seçenek yaptırımlara çevrilebilir veya 51. Maddesine göre ertelenebilir.'' denilerek, ilk bakışta  erteleme hükmü cumhuriyet savcısının talebi doğrultusunda gerçekleştirildiği akla gelmektedir. Yine aynı kanun maddesinin 6. fıkrasında ''...cumhuriyet savcısı tarafından, koşulları bulunması halinde 231.madde  kıyasen uygulanabilir.'' denilerek yine sanki şüpheli hakkında HAGB kararının  cumhuriyet savcısı tarafından verilmesi mümkünmüş gibi anlaşılmaktadır.
          Seri muhakeme usulü, şüpheli veya sanığın kanunda tahdidi olarak sayılan  suçlardan birini işlemesi ve işlemiş olduğu bu suçu kabul etmesi neticesinde hüküm olarak verilecek olan cezanın yarısı indirilir. Fakat hükmü veren asliye ceza mahkemesi hakimliğidir. Asliye ceza mahkemesi hakimliğinin önüne ilgili dosya verilecek hapis veya para cezası ile birlikte gelir. Yani şüpheli/sanığa verilecek olan ceza cumhuriyet savcılıklarınca belirlenmiştir. Kanaatimce bu durum hakimliğin bağımsızlığının önüne geçmektedir. Hakim, açılan dosyalarda karar mercii olduğu bilinmesine rağmen seri muhakeme usulü ile sanki bir karar merci değil de önüne hazır gelen hükmü onaylama merci gibi işlem yapmaktadır.

          Tüm bu anlatmış olduklarım neticesinde seri muhakeme usulünün uygulanacağı dosyalarda, mahkemeler kendilerini cumhuriyet savcısının talebine bağlı kılındığını düşünmekte ve cumhuriyet savcısının talep etmiş olduğu hükümlerin dışına çıkamayacaklarına inanmaktadırlar. Mahkemelerde olan bu düşüncenin temel sebebi ise yukarıda anlatmış olduğum Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250. Maddesinin 5 ve 6. Fıkrasında geçen erteleme, seçenek yaptırımlar ve HAGB hükümlerinin uygulanılırlık şartlarının ''cumhuriyet savcısı tarafından'' terimi kullanılmasından kaynaklanmaktadır. İlgili maddenin bir çok fıkrasında her ne kadar seri muhakeme usulünün uygulanmasında ''cumhuriyet savcıları tarafından '' kelimesi kullanılmış olsa da karar mercii mahkemelerdir. Şayet bu maddenin dar yorumlanması düşünülür ise hakimliklerin bağımsızlığına ilişkin ilke çiğnenmiş olacaktır.

          Adalet Bakanlığı'nın 30995 sayılı Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliği'nde seri muhakemenin uygulanma şartları detaylıca anlatılmıştır. Bu yönetmeliğin 13.maddesinin 2. Fıkrasının c bendinde ''yaptırım hakkında kanunun 231 nci veya Türk Ceza Kanununun 50 ve 51 nci maddelerinin uygulanmasında objektif koşulların gerçekleşmediği anlaşılan ..... Talepnamenin eksikliklerin tamamlanması amacı ile cumhuriyet başsavcılığına gönderilmesine karar verilir'' denilerek  mahkemelere erteleme veya HAGB şartlarının olmadığı seri muhakeme usulü talepnamesinin savcılığa gönderme yetkisi verilmiştir. Bu madde ile anlatılmak istenen cumhuriyet savcısı tarafından şüpheli /sanık hakkında talep edilen erteleme veya HAGB hükümlerine ilişkin şartların oluşmaması halinde mahkemeler dosyayı savcılığa iade yetkisi var iken, talep edilmemesi halinde HAGB ve ertelemenin şartları oluşmasına rağmen mahkemeler sadece savcılık talepleri ile bağlı kılınıp HAGB veya erteleme uygulanmasına karar veremez ise hukukun katliamı sonucu ortaya çıkar. Yani HAGB ve ertelemenin şartlarının oluşmadığını inceleyebilen mahkemeler, oluşması halinde cumhuriyet savcılarının taleplerine bağlı olmadan bu yönde de karar verirler.

          Seri Muhakeme Usulü, iyiniyetli şüpheli/sanığa aslında bir ödüldür. Kanunlar her zaman için iyiniyetli insanları kötü niyetli insanlardan daha fazla savunur ve üstün tutar. Bunu söylememizdeki amaç örneğin seri muhakeme usulünün şartlarının oluştuğu bir suçtan dolayı normalde 1 yıl 8 ay  hapis cezası alması gerekirken , 10 ay hapis cezası alacak olan sicili temiz bir kişiye cumhuriyet savcısı HAGB veya erteleme talep etmediği için cezaevi yollarının açıldığı düşünülür ise suçunu kabul etmeyip normal yargılama ile  kötüniyetli kişiye 1 yıl 8 ay  hapis cezası verilerek HAGB uygulanır ise kanun burada suçunu kabul eden iyi niyetli vatandaşı korumayıp kötü niyetli olan kişinin cezasını HAGB/erteleyerek suçunu kabul etmeyen kişiyi koruduğunu akla getirecektir ki bu doğru bir uygulama olmayacaktır.

          Ayrıca seri muhakeme usulüne ilişkin yönetmelik ve Ceza Muhakemesi Kanununun 250. Maddesinde Türk Ceza Kanunu'nun  takdiri indirim ile alakalı  62. Maddenin hakimlikler ve savcılıklar tarafından uygulanıp uygulanmayacağı bir muallaklık içermektedir. Fakat şunu belirtmeliyiz ki suçunu kabul eden kişi hakkında şartlar oluşması halinde mahkemelerce  TCK'nın 62. Maddesi uygulanarak cezalarında indirim yapılmalıdır. Bu durum da cumhuriyet savcılıklarının talebine bağlı kılınmamalıdır. Türk yargısının bağımsız olduğu da dikkate alınmalı ve hakimlerin bağımsız karar verebilme yetkileri de düşünülerek cumhuriyet savcılarının taleplerine bağlı kalınmamalıdır. 

Av. Yusuf KARATAŞLI

''Bu makalenin teklif hakları Av. Yusuf KARATAŞLI'ya ait olup makalenin tümü veya içerisindeki cümlelerin kaynak gösterilmeksizin kullanılması halinde yasal işlem başlatılacaktır.''