TCK 190/1’DEKİ SUÇUN MANEVİ UNSURUNUN ÖZEL KAST OLDUĞU
T.C.
YARGITAY
20. CEZA DAİRESİ
2018/1286 E.
2019/692 K.
05.02.2019 T.
Özet: Sanığın kendi ikametinde, haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan tanıklar ile birlikte uyuşturucu madde kullanmaktan ibaret eyleminin, TCK 190/1’de düzenlenen suçun unsurlarından olan “uyuşturucu madde kullanılmasını kolaylaştırma” özel kastı ile gerçekleşmediği, dolayısıyla suçun manevi unsuru oluşmadığından sanığın atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi bozmayı gerektirir.
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : 1- Uyuşturucu madde ticareti yapma
2- Uyuşturucu madde kullanılmasını kolaylaştırma
Hükümler : 1- Sanık … hakkında değişen suç vasfına göre kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması
2- Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma ve uyuşturucu madde kullanılmasını kolaylaştırma suçlarından mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-Sanık … hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik kanun yolu talebinin incelenmesinde:
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının CMK’nın 231. maddesinin 12. fıkrası gereğince itiraz kanun yoluna tabi bulunması ve itirazla ilgili Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 11/08/2016 tarih ve 2016/1353 değişik iş sayılı kararı ile karar verildiği de göz önüne alınarak bu suça ilişkin hükmün incelenmeksizin mahalline İADESİNE,
B-Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
1-) Zincirleme suça ilişkin TCK’nın 43. maddesiyle uygulama yapılabilmesi için cezalandırılabilir nitelikte birden fazla eylemin bulunması gerektiği, 7.10.2015 tarihli ”Olay, Oto Arama, Üst Arama, El Koyma ve Yakalama Tutanağı” ve tüm dosya kapsamına göre,sanığın hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan …’ya uyuşturucu madde temin ettiği sabit ise de; tanık …’nın kollukta alınan ifadesinde ”arkadaşı …’dan 10 TL aldığını ve kendisinin de bu paraya 10 TL ekleyerek 20 TL karşılığında sanıktan iki paket uyuşturucu aldıklarını, bu uyuşturuculardan bir paketini sanığın evinde kullandıklarını, diğer uyuşturucu paketini yanına aldığını”, mahkemedeki beyanında ise ”sanıktan uyuşturucu madde almadığını” belirtmesi, mahkemede dinlenmeyen …’in kollukta benzer yönde ifade vermesi ve kendisinde uyuşturucu madde ele geçmemesi karşısında, sanığın …’a uyuşturucu madde temin ettiğine ilişkin eyleminin sübut bulmadığı gözetilmeden, eylemin sabit görülerek sanık hakkında koşulları oluşmadığı halde TCK’nın 43. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
2-) Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan hükümlülüğün ”kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçuna ilişkin olduğu, 6545 sayılı Kanunla getirilen TCK’nın 191. maddesindeki değişikler ile koşulların oluşması durumunda, ”hükmün açıklanmasının geri bırakılması” ve ”davanın düşmesi” seçeneklerine de yer verilmesi nedeniyle, bu ilamın tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, resen de temyize tabi olan hükmün BOZULMASINA,
C-Sanık … hakkında uyuşturucu madde kullanılmasını kolaylaştırma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Sanık …’ın kendi ikametinde, haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan tanıklar … ve … ile birlikte uyuşturucu madde kullanmaktan ibaret eyleminin, TCK’nın 190/1. maddesinde düzenlenen suçun unsurlarından olan, “uyuşturucu madde kullanılmasını kolaylaştırma” özel kastı ile gerçekleşmediği, dolayısıyla suçun manevi unsuru oluşmadığından, sanığın atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 05.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.