ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİSİNİN DESTEKTEN YOKSUN KALMA SÜRESİ 18 DEĞİL 25 YAŞA KADARDIR

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİSİNİN DESTEKTEN YOKSUN KALMA SÜRESİ 18 DEĞİL 25 YAŞA KADARDIR

T.C.

YARGITAY

17. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/96

K.2010/9013

2010/96

T. 28.10.2010

DAVA : Davacılar vekili dava dilekçesiyle, davalı Ray sigorta AŞ'ye sigortalı araç ile zorunlu mali sorumluluk sigortası olmayan araç sürücülerinin kusurlu hareketi ile meydana gelen kazada desteklerinin öldüğünü açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak davacı H için 105.000 TL, U için 9.500TL, U için 500 TL destekten yoksun kalma tazminatının 19.09.2006 temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; Davacı U Ö adına açılan davanın reddine, davacı H ve U Ö adına açılan davanın kabulü ile, davacı H için 105.000 TL ve davacı U için 9.500 TL destekten yoksun kalma tazminatının, dava dilekçesi ile talep edilen 5.500 TL için Ray Sigorta AŞ yönünden 11.09.2006 tarihinden itibaren, Güvence Hesabı yönünden 27.10.2006 tarihinden, ıslah konusu olan toplam 109.000 TL için ıslah tarihi 17.04.2009 tarihinden itibaren hesaplanacak kademeli yasal faizi ile birlikte, davalıların ayrı ayrı kendi sigorta poliçe limitleri ile sınırlı sorumlu olmaları kaydı ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı Güvence Hesabı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Hükmün süresi içinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR : 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı Güvence Hesabı vekilinin tüm, davacılar vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. BK nun 45/2 maddesi gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde, onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir.

Dosyada mevcut öğrenci belgesinden, 1989 doğumlu davacı çocuk U.Ö.'ın Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Öğretmenliği Bölümü 2.sınıf öğrencisi olduğu anlaşılmıştır. Aktüerya bilirkişisinin, adı geçen davacının üniversite öğrencisi olduğunu ve 25 yaşına kadar destek alması gerektiğini dikkate almadan 18 yaşına kadar olan dönem için 1 yıllık destek zararı hesaplamış olması ve Mahkemece de bu raporun hükme esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Mahkemece yapılacak iş anılar ilkeler doğrultusunda ek rapor alarak sonucuna göre karar vermektir.

3- Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir. Ancak, trafik kazaları esas itibariyle haksız eylem sayılan hallerden olmakla birlikte ZMSS'yi yapan sigortacı bakımından temerrüdün bu tarihte oluştuğunun kabulü mümkün değildir. Zira, sigortacı ve güvence hesabının temerrüt tarihi KTK.nın 98/1. maddesi ile güvence hesabı yönetmeliğinin 14. ve 15. maddesi hükümlerine göre belirlenir. Davadan önce bir başvuru yoksa dava tarihinde temerrüde düşmüş sayılırlar. Mahkemece asıl dava ile talep edilen tazminat miktarlarına davalıların temerrüt tarihi olarak kabul edilen tarihlerden, ıslah ile artırılan kısım için ise ıslah tarihinden itibaren faize hükmedildiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, mahkemece davalıların ıslah edilen bölüm bakımından temerrüde düştüğü kabul edilen tarihten itibaren faize hükmedilmek gerekirken, ıslah edilen bölüm bakımından ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru olmamış ve hükmün bu nedenle de bozulması gerekmiştir.

4- Zorunlu mali sorumluluk sigortası bulunmayan aracın kamyonet oluşu dikkate alınarak davalı güvence hesabı yönünden avans faize hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde yasal faize hükmedilmesi isabetli değildir.

SONUÇ : Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı Güvence Hesabı vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2, 3 ve 4 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 4.638,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı Güvence Hesabından alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 28.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.