YARGILANMANIN YENİLENMESİ TALEBİNİ FARKLI BİR HAKİM DEĞERENDİRMELİDİR-ADİL YARGILANMA HAKKI-BOZMA

YARGILANMANIN YENİLENMESİ TALEBİNİ FARKLI BİR HAKİM DEĞERENDİRMELİDİR-ADİL YARGILANMA HAKKI-BOZMA

T.C.

YARGITAY

18. CEZA DAİRESİ

 2019/18460 E.

2020/4645 K.

KARAR

Hakaret suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/2, 125/4, 62 ve 52. maddeleri gereğince 1.740,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul Anadolu 47. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/11/2017 tarihli ve 2017/209 esas, 2017/522 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanık müdafiinin yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin aynı Mahkemenin 04/12/2018 tarihli ve 2017/209 esas, 2017/522 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine dair İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 17/02/2019 tarihli ve 2010/319 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi. İstem yazısında; "5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 23/3. maddesinde yer alan “Yargılamanın yenilenmesi halinde önceki yargılamada görev yapan hâkim aynı işte görev alamaz” şeklindeki düzenleme ile aynı Kanun’un 318/1. maddesinde ki “Yargılamanın yenilenmesi istemi, hükmü veren mahkemeye sunulur. Bu mahkeme, istemin kabule değer olup olmadığına karar verir.” biçimindeki düzenleme karşısında, ilk kararı veren hakimin olayla ilgili kanaatinin oluştuğu, görüşünün ilk hükümle belirginleştiği, yeniden yargılama aşamasında ya da bu aşamaya götürecek talebin kabule değer olup olmadığına dair vereceği kararda önceki kanaat ve görüşünün etkisi altında kalabileceği, bu nedenle adil yargılama hakkının bir uzantısı olarak olaya tamamen yabancı, farklı bir hakimin yargılamanın yenilenmesi talebini incelemesi gerektiği cihetle, somut olayda mahkumiyet hükmünü veren hakim E.A.U. yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin kararı da verdiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilmektedir. Hukuksal Değerlendirme: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 318. maddesinde; (1) Yargılamanın yenilenmesi istemi, hükmü veren mahkemeye sunulur. Bu mahkeme, istemin kabule değer olup olmadığına karar verir. (2) 303. madde gereğince Yargıtayın doğrudan hüküm kurduğu hâllerde de hükmü vermiş olan mahkemeye başvurulur. (3) Yargılamanın yenilenmesi isteminin kabule değer olup olmadığına dair olan karar, duruşma yapılmaksızın verilir.” hükümlerine yer verilmiş, Aynı Kanun’un “Yargılamaya katılamayacak hakim” başlıklı 23/3. maddesinde ise; “Yargılamanın yenilenmesi halinde, önceki yargılamada görev yapan hâkim, aynı işte görev alamaz." hükmü düzenlenmiştir. İnceleme konusu somut olayda; sanık hakkında hakaret suçundan İstanbul Anadolu 47. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından mahkumiyet hükmü kurulduğu, hükmün istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 23. Ceza Dairesi tarafından 19/04/2018 tarihinde, istinaf başvurusunun verilen hükmün kesin olması sebebiyle reddine karar verildiği, sanık müdafii tarafından Mahkemesine yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulduğu, bu talebin ilk mahkumiyet hükmünü kuran hakim tarafından 04/12/2018 tarihli ek kararla reddedildiği, bu ret kararına sanık müdafii tarafından itiraz edildiği, itirazı incelemekle görevli ve yetkili İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 17/02/2019 tarih ve 2019/319 Değişik İş sayılı kararla itirazın reddine karar verildiği görülmüştür. Yukarıda yer verilen düzenlemeler karşısında, ilk kararı veren hakimin olayla ilgili kanaatinin oluştuğu, görüşünün ilk hükümle belirginleştiği, yeniden yargılama aşamasında ya da bu aşamaya götürecek talebin kabule değer olup olmadığına dair verilecek kararda, önceki kanaat ve görüşünün etkisi altında kalabileceği, bu sebeple adil yargılanma hakkının bir uzantısı olarak olaya tamamen yabancı, farklı bir hakimin yargılamanın yenilenmesi talebini incelemesi gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesi hukuka aykırıdır.

Sonuç ve Karar: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, 1- İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 17/02/2019 tarihli ve 2019/319 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 2- Aynı Kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 19/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.