YARGITAY'DAN 'FAZLA MESAİ' KONUSUNDA EMSAL KARAR!
İşveren ile işçinin en fazla karşı karşıya geldiği konuların başında gelen fazla mesai için Yargıtay'dan emsal teşkil edecek bir karar çıktı. 5 yıldızlı bir otelde çalışan güvenlik görevlisinin açtığı fazla mesai davasında yüksek mahkeme, fazla mesai konusundaki delilleri yeterli bulmayarak kararın bozulmasını hükmetti. Yargıtay, fazla mesai konusundaki ispat yükünün işçiye ait olduğunu vurguladı.
SGK Rehberi.Com'un ulaştığı mahkeme kararına göre, bir güvenlik görevlisi, 2003-2012 yılları arasında çalıştığı beş yıldızlı otel hakkında, alacak davası açtı. Güvenlik görevlisi, kıdem ve ihbar tazminatlarının yanısıra çalıştığı dönemde fazla mesailerinin ödenmediğini ifade ederek, 9 yıllık dönem için fazla mesai bedeli istedi.
İş mahkamesi de, fazla mesai hesabını bilirkişiye havale ette. Bilirkişi de, güvenlik görevlisinin son olarak aldığı 920 TL üzerinden 9 yıllık fazla mesai bedeli çıkardı. Mahkeme de, bilirkikişiden gelen rapor doğrultusunda güvenlik görevlisine, fazla mesai başta olmak üzere tüm alacaklarının ödenmesi yönünde karar aldı. Davas temyiz edildi.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, fazla mesai davalarında emsal olacak bir karara imza attı. Dosyayı inceleyen daire, fazla mesai talebi konusunda işçinin yeterli delil sunamadığını tespit etti. Yine daire, hesaplamının da son alınan brüt ücret üzerinden yapıldığını belirledi. Bu tespit üzerine daire, kararın bozulmasını hükmetti.
Dairenin kararının sonuç kısmı şöyle:
"....857 Sayılı İş Kanununun 41. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, fazla çalışma saat ücreti, normal çalışma saat ücretinin yüzde elli fazlasıdır. İşçiye fazla çalışma yaptığı saatler için normal çalışma ücreti ödenmişse, sadece kalan yüzde elli kısmı ödenir.
Kanunda öngörülen yüzde elli fazlasıyla ödeme kuralı nispi emredici niteliktedir. Tarafların sözleşmeyle bunun altında bir oran belirlemeleri mümkün değilse de, daha yüksek bir oran tespiti olanaklıdır.
Fazla çalışma ücretinin son ücrete göre hesaplanması doğru olmayıp, ait olduğu dönem ücretiyle hesaplanması gerekir. Yargıtay kararları da bu yöndedir ( Yargıtay 9.HD. 16.2.2006 gün 2006/20318 E, 2006/3820 K. ). Bu durumda fazla çalışma ücretlerinin hesabı için işçinin son ücretinin bilinmesi yeterli olmaz. İstek konusu dönemler açısından da ücret miktarlarının tespit edilmesi gerekir. İşçinin geçmiş dönemlere ait ücretinin belirlenememesi halinde, bilinen ücretin asgari ücrete oranı yapılarak buna göre tespiti gerekir. Ancak işçinin işyerinde çalıştığı süre içinde terfi ederek çeşitli unvanlar alması veya son dönemlerde toplu iş sözleşmesinden yararlanılması gibi durumlarda, meslek kuruluşundan bilinmeyen dönemler için ücret araştırması yapılmalı ve dosyadaki diğer delillerle birlikte değerlendirmeye tabi tutularak bir karar verilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta, hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla mesai alacağına esas davacı ücretinin ne şekilde ve nasıl tespit edildiği belli değildir. Fazla mesainin gerçekleştiği tarihteki dönem brüt ücretinin saat ücreti ve % 50 zamlı ücretinin tespit edilerek hesaplama yapılması gerekirken bu yönden de denetime elverişli olmayan bilirkişi raporuna dayanarak hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde ilgiliye iadesine 23.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."