'YERİNE ATANAN DAHA NİTELİKLİDİR' TESPİTİ GÖREVDEN ALMAYA GEREKÇE OLAMAZ
X Destek Hizmetleri Daire Başkanı olarak görev yapan davacının, araştırmacı olarak atanmasına ilişkin işlemin iptali için dava açılmıştır.
İlk derece mahkemesi, ilgilinin takdir yetkisi çerçevesinde görevden alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığı, yerine atanan kişinin ise yüksek lisans mezunu olduğu, 750 bin nüfuslu ilçede gelirler müdürü, mali hizmetler müdürü, .X Büyükşehir Belediye Başkanlığında Sosyal İşler ve Eğitim Müdürü olarak görev yaptığı, Balkan ülkelerinde eğitim ve kültür alanında birçok proje geliştirerek ülkemizi temsil ettiği, Arapça ve İngilizce bildiği, halkla ilişkiler, muhasebe, kişisel gelişim gibi birçok alanda sertifikası bulunduğu dolayısıyla liyakat ilkesine uyulduğu gerekçesi ile davayı reddetmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi bu kararı bozmuştur. Mahkemeye göre, davacının davalı idarenin yöneticilik kadrolarının her biriminde uzun yıllar görev yaptığı ve bu nedenle, davalı idarede tecrübesinden ve bilgi birikiminden daha iyi bir şekilde yararlanılabilecektir. Ayrıca, yerine atanan kişinin birçok niteliği olması gerekçesine itibar edilmez.
Danıştay 2. Daire, Bölge İdare Mahkemesinin kararını onamış ve şu hususu da ilave etmiştir:
Hem kendisinin hem de sahip olduğu veya olmadığı niteliklerin, Mahkeme kararının gerekçesini teşkil etmeyeceği açıktır
T.C.
DANIŞTAY
İKİNCİ DAİRE
2019/2897 E.
2021/12 K.
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : . Genel Müdürlüğü
VEKİLİ: Av. .
KARŞI TARAF (DAVACI) : .
İSTEMİN KONUSU:
. Bölge İdare Mahkemesi .. İdari Dava Dairesince verilen. günlü, E:., K:. sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
DAVA KONUSU İSTEM:
Dava; . Destek Hizmetleri. olarak görev yapan davacının, araştırmacı olarak atanmasına ve yerine ...'nın atanmasına ilişkin. günlü, . sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İdare Mahkemesinin. günlü, E:., K:. sayılı kararıyla; üst düzey kamu yöneticilerinin, kamu kurum ve kuruluşlarının geleceğe dönük planlarını ve politikalarını saptayan, bu plan ve politikalardaki hedefleri gerçekleştirmek için gerekli kaynakları ve bu kaynakların kullanım yerlerini belirleyen kişiler ya da bu kişilerin emir ve direktifleri yönünde uygulamayı yapan veya onlara yardımcı olan kişiler oldukları, 657 sayılı Kanun'un 72 ve 76. maddelerinde atama yapma ve görevden alma konusunda idareye daha geniş takdir yetkisi tanındığı, davacının idari görevlere herhangi bir görevde yükselme ya da benzeri bir (seçme-eleme) sınavı ile değil idarenin takdiri ile getirildiği, yaklaşık 33 yıllık meslek hayatında daire başkanlığı görevini 2 yıl 5 ay süreyle yerine getirdiği, sonrasında takdir yetkisi kullanılarak daire başkanlığı görevinden alınıp, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile atanabileceği kadro olarak belirlenen araştırmacı kadrosuna atandığı; öte yandan, davacıdan boşalan kadroya daire başkanı olarak atanan ...'nın yüksek lisans mezunu olduğu, 750 bin nüfuslu. Merkez. ilçesinde gelirler müdürü, mali hizmetler müdürü, . Büyükşehir Belediye Başkanlığında Sosyal İşler ve Eğitim Müdürü olarak görev yaptığı, Balkan ülkelerinde eğitim ve kültür alanında birçok proje geliştirerek ülkemizi temsil ettiği, Arapça ve İngilizce bildiği, halkla ilişkiler, muhasebe, kişisel gelişim gibi birçok alanda sertifikası bulunduğu, dolayısıyla liyakat ilkesine riayet edildiği hususları dikkate alındığında, davacının daire başkanlığından alınarak araştırmacı olarak atanmasına ve davacıdan boşalan daire başkanlığı kadrosuna ...'nın atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
BÖLGE İDARE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
. Bölge İdare Mahkemesi... İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; her ne kadar, idarelerin hangi personel ile çalışacağı veya hangi personeli hangi görevde istihdam edeceği konusunda takdir yetkisi olsa da, bu yetki sınırsız bir yetki olmayıp kamu yararı ve hizmet gerekleri ile sınırlandırılmış ve bu yönü ile yargı denetimine tabi bir yetki olduğundan, daire başkanlığı kadrosunun hiyerarşik olarak altında olan kadrolarda uzun yıllar çalışarak daire başkanlığı kadrosuna gelen, başka bir anlatımla kariyer ve liyakat ilkelerine uygun bir şekilde daire başkanlığı kadrosuna atanmış olan ve görevinde başarısız olduğuna veya görevden alınmasını gerektirecek herhangi bir durumu olmayan davacının, daire başkanlığı kadrosundan alınarak araştırmacı kadrosuna atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı; diğer taraftan, davalı idarece, davacıdan boşalan kadroya Daire Başkanı olarak atanan ...'nın yüksek lisans mezunu olduğu, 750 bin nüfuslu. Merkez. ilçesinde gelirler müdürü ve mali hizmetler müdürü olarak, . Büyükşehir Belediye Başkanlığında Sosyal İşler ve Eğitim Müdürü olarak görev yaptığı, Balkan ülkelerinde eğitim ve kültür alanında birçok proje geliştirerek ülkemizi temsil ettiği, Arapça ve İngilizce bildiği, halkla ilişkiler, muhasebe, kişisel gelişim gibi bir çok alanda sertifikası bulunduğu, dolayısıyla liyakat ilkesine riayet edildiği ileri sürülmekte ise de, davacının yerine Daire başkanı olarak atanan şahsın daha önce. Merkez. ilçesinde ve. Büyükşehir Belediye Başkanlığında çeşitli görevlerde bulunduğu, davacının ise davalı idarenin yöneticilik kadrolarının her biriminde uzun yıllar görev yaptığı ve bu nedenle, davalı idarede tecrübesinden ve bilgi birikiminden daha iyi bir şekilde yararlanılabileceği hususu göz önüne alındığında bu iddiaya itibar edilmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, . İdare Mahkemesince verilen . günlü, E:., K:. sayılı kararın kaldırılması ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Davalı idare tarafından, davacının daha önce görev yaptığı, şef, işletme müdür yardımcısı ve şube müdürlüğü kadrolarına sınav sonucu değil idarenin takdiri ile atandığı, 6639 sayılı Kanun'un Ek 23. maddesine uygun olarak 2 yıl 5 aydır daire başkanı olarak görev yapan davacının araştırmacı kadrosuna atandığı, anılan düzenlemeye uygun olarak kadro ve mali haklarının korunduğu, davacının yerine atanan Ş.A'nın, yüksek lisans mezunu olduğu, . merkez . ilçesinde Gelirler Müdürü, Satınalma Müdürü, Mali Hizmetler Müdürü olarak görev yaptığı, son olarak . Büyükşehir Belediye Başkanlığında Sosyal İşler ve Eğitim Müdürü olarak görev yaptığı, Balkan ülkelerinde eğitim ve kültür alanında birçok proje geliştirerek ülkemizi temsil ettiği, Arapça ve İngilizce bildiği, halkla ilişkiler, muhasebe, kişisel gelişim gibi bir çok alanda sertifikası bulunduğu, bu anlamda Destek Hizmetleri Daire Başkanlığının gerektirdiği eğitim ve bilgi düzeyine sahip olduğu, atama işleminin kariyer ve liyakat ilkeleri gözetilerek tesis edildiği, daire başkanlığına atama konusunda takdir yetkisinin olduğu, anılan kadronun görevde yükselme sınavına tabi bir kadro olmadığı; dava konusu işlemin tesis edilmesinden sonraki iki yılın sonunda davacının kendi isteği ile . günlü, . no'lu Yönetim Kurulu kararı ile Başuzman olarak atandığı; sonuç itibarıyla dava konusu işlemin usul ve yasaya uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI:
Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİNİN DÜŞÜNCESİ:
Temyiz isteminin reddi ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının gerekçesi düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Her ne kadar, . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen . günlü, E:., K:. sayılı temyize konu kararda; "Diğer taraftan; davalı idarece, davacıdan boşalan kadroya Daire Başkanı olarak atanan ...'nın yüksek lisans mezunu olduğu, 750 bin nüfuslu . Merkez . İlçesinde gelirler müdürü ve mali hizmetler müdürü olarak, . Büyükşehir Belediye Başkanlığında Sosyal İşler ve Eğitim Müdürü olarak görev yaptığı, Balkan ülkelerinde eğitim ve kültür alanında birçok proje geliştirerek ülkemizi temsil ettiği, Arapça ve İngilizce bildiği, halkla ilişkiler, muhasebe, kişisel gelişim gibi bir çok alanda sertifikası bulunduğu, dolayısıyla liyakat ilkesine riayet edildiği ileri sürülmekte ise de, davacının yerine Daire başkanı olarak atanan şahsın daha öne . Merkez . İlçesinde ve . Büyükşehir Belediye Başkanlığında çeşitli görevlerde bulunduğu, davacının ise davalı idarenin yöneticilik kadrolarının her biriminde uzun yıllar görev yaptığı ve bu nedenle, davalı idarede tecrübesinden ve bilgi birikiminden daha iyi bir şekilde yararlanılabileceği hususu göz önüne alındığında bu iddiaya itibar edilmemiştir." şeklindeki gerekçeye yer verilmiş ise de; ...'nın hem kendisinin hem de sahip olduğu veya olmadığı niteliklerin, Mahkeme kararının gerekçesini teşkil etmeyeceği açıktır.
Bu durumda; temyize konu kararın gerekçesinin yukarıda belirtilen kısmında hukuki isabet bulunmamakta ise de, kararda dayanılan diğer iptal gerekçesinin hukuka uygun bulunması karşısında, bu husus, anılan kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen . günlü, E:., K:. sayılı kararın GEREKÇESİ DÜZELTİLMEK SURETİYLE ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'un 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın . İdare Mahkemesine gönderilmesine, 05/01/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.